Çeşitli Ayrıntılar

  • Yerleri Sulayan Adam ve Siz

    Toz kalkmasın, ya da etraf temiz olsun diye dükkanlarının önündeki kaldırımı sulayan bir çok adam vardır. Siz, sulanan kaldırımda, sulanan mekana doğru yavaş yavaş yaklaşırsınız, ama kendinizden eminsiniz: Racon gereği, tehlikeli bölgeye girdiğinizde çevik esnaf, hortumu hızla yere, kendine doğru tutar. Size bakmaz, siz de ona bakmazsınız ama o gizli anlaşma yapılmıştır işte. Siz ona, dikkatli olup sizi ıslatmadığı için; o da size, bu tiribi yapmasına olanak verdiğiniz için, müteşekkir. Hayata devam.
    zuxxi
  • Ne Vardı Sizin?

    Bir kaç arkadaş hem lezzetli, hem de ucuz yemek yiyecek olmanın neşesiyle kebapçıya ya da büfeye doluşuruz. Gelsin ayranlar, gitsin dönerler, abi ketçap mayonez versene ... Yemekleri bitirip de sigaraları yaktıktan az sonra varsa garsona, yoksa kasadaki abiye sorarız; "Bizim hesabı alır mısın?" Hayır efendim alamaz. Çünkü adisyon denen, kullanımı kolay ve son derece yararlı sistemden haberi olmayan müthiş bir esnaftır o. Soruya soruyla karşılık verir: - Ne vardı sizin? Töbe ya! Nasıl sayacağım şimdi tek tek, yazsana baba sen biz yedikçe bi köşeye. Du bakalım: - Eee 3 ayran, 2 tost, 2 yarım döner, 2 hamburger ... - Hamburger 3 değil miydi?
    zuxxi
  • Halk

    Hani şu seyrederken, dinlerken, okurken öğreniriz ya birilerinin halkı olduğumuzu. Birisi çıkmıştır; kim olduğunu, ne olduğunu, oraya neden çıkarıldığını ya biliriz ya bilmeyiz; halk filan derler. Beni halkım böyle istiyo, ben halkın adamıyım, ben halkın sanatçısıyım... Siz de o esnada sanatçı mı lan bu? diye düşünürsünüz. Ama sanatçıymış ve çıkmış oraya. Bi de bizimmiş o. Gel kardeşim evi taşıyacaz, dediğinde yardım edecek mi? Kıl olursunuz, bulsanız tekme tokat döversiniz. Ben onun halkı değilim, diye düşünürsünüz, başkaları da benim gibi düşünüyordur diye kendinizi rahatlatmak istersiniz ama; yok işte. Başkaları sizin gibi düşünmüyor. Siz de mecbursunuz o kişilerin halkının bir parçası olmaya. Siz istediğiniz kadar, Yok ben onlardan birisi değilim, deseniz de nafile. Onlar sizi sormadan sahipleniyorlar. İsteseniz de, istemeseniz de. Bizler; hepimiz, o adamların, o kadınların halkının içinde yer ediyoruz. Biz diyoruz onlara; gel şu şaklabanlığı yap, tipini şöyle kıl hale getir, böyle acıklı şarkı söyle, git şu adama hakaret et, git şu ortamda şu densizliği becermeden gelme... diye. Hallk ne diosa o. Ne diosak o. Halkıma sevgilerle...
    ????
  • Korkma Sönmez

    İstiklal Marşı'na İstiklal Marşı değil de "korkma sönmez" demekle kalmayıp, diğer milletlerin milli marşlarını da, "Almanların korkma sönmezi, Japonların korkma sönmezi" diye nitelendirmek hoş mudur, nahoş mudur bilemedim. Tıpkı bütün zencilere, Erman Toroğlu tiribiyle "arap" demek gibi...
    sern
  • Aç Gözlülük

    İnsanlar bir şey ister, tesadüfen gerçekleşirse, ilk lafı şu olur: "Tüh! Keşke başka bir şey isteseymişim, olacakmış." Yahu bu istediğin oldu ya. Daha ne istiyorsun? Bu ne aç gözlülüktür, bu ne hırstır?
    YuceMajeste
  • Adres Takibi

    Bugünlerde çok sık rastlar oldum bu olaya. Eminim hepiniz her gün bununla karşılaşıyorsunuzdur. Bu gün adamın birine, postane nerde, diye sordum: - Hocam. Bakar mısın? Postane nerde? - Bak şurdan aşağı dümdüz in. Birinci değil, ikinciden sola dön. Sonra birinci değil, ikinci değil, üçüncüden sağa dön. -Oldu... Ya yok böyle bişi valla. Adam kısaca ikinciden sola, üçüncüden sağa dese olmuyor. İlla birinci değil, ikinci değil... Sanki öyle demese ben gidip o sokaklara teker teker girip çıkacağım. Anlamıyorum ben bu insanları. Bir daha adres sorarsam böyle olayım.
    ????
  • Aramak

    Öyle heryerde bulunmayan birşey ararsınız, bir dükkana girersiniz: -Feldispat distribütörü var mı? -Yok. -Nerde bulabilirim? -Valla onu arayacaksınız beyfendi... Ulan arayacağımızı biliyoruz, hatta zaten aramak üzere yola çıktık ve şu anda zaten arıyoruz, sen bize nerede arayacağız, nerede bulabiliriz onu söylesene. Manyak mısınız ulan siz?
    YuceMajeste
  • Yola Konulan Paspaslar

    Yollara konulan paspasları sever misiniz? Ben çok severim. Civar esnafı temizlenmesi için arabaların güzergahına paspasını yerleştirir, işine geri döner. Paspas bir kaç saat boyunca arabaların tekerlekleriyle haşır neşir olarak günahlarından arınır. Yola ilk konuluşunu merak ederim. Acaba adam sabahın köründe, hepimiz fosurdarken, güven içinde mi koymuştur onu oraya; yoksa trafik kalabalığında riske girmiş, eğlenceli bir görüntü mü sahnelemiştir. Peki ya ben arabayı yol ortasında "zart" diye durdurup, inip, paspasa ayaklarımı silersem, "hüüeeloo... napıyosun kardeşim yol ortasında", diye kızarlar mı bana, yoksa "paspas, ayak silmek içindir" diyerek anlayış mı gösterirler?
    zuxxi
  • Onun Yeri Orası

    Niye değiştiriyorsunuz siz benim eşyalarımın yerlerini bakiym? Onun yeri niye orası? Eşya, aklını kullanmış, orayı mı istemiş? Cansız bir varlık, nerenin yeri olduğunu bilmez, nereye koyarsan orada durur. E ben bana ait olan bu eşyayı buraya koymuşum, demek ki yeri burası. Bak hala değiştiriyo... Karışmayın ya eşyamla benim hayatıma. Özen Gösteren Annelere ve Temizlikçi Kadınlara Duyurulur.
    zuxxi
  • Yerimi Yadırgadım

    Yerimizi yadırgarız ya... Lan neyi yadırgıyosun? Kelimenin orjinalliğine de bakınız. - Rahatsız mı oldun yerinden? - Yok benimkisi tam olarak rahatsızlık değil. Biraz yadırgama sadece. - sktr ya.
    zuxxi
  • Dükkanda İki Kişi

    Arkadaşınızın parası vardır, girer bir dükkana, arkasından siz. Dükkan iyiden iyiye genişse bir müddet sonra iki ayrı müşteri gibi görünürsünüz. Siz salak salak etrafınıza bakınırken "Buyrun nasıl yardımcı olabilirim?" gibi tüm kameraların size dönmesini sağlayan bir soru sorulur tezgahtarlardan biri tarafından. Ulan ben şimdi ne desem? Bişiler mi alsam nedir? "Beraberiz" dersiniz utandığınızı belli etmeyerek. Tezgahtar yüzündeki sahte gülümseme, aklındaki "He müşteri değilmiş bu be. Andavalın tekiymiş. Ötekine yüklenelim biz." düşünceleriyle uzaklaşır. Bazen tüm bunlardan önce arkadaşınız yetişir imdadınıza: "Arkadaş benle birlikte". Oh orada yalnız olmadığınız herkese ispat edilmiştir işte. Böylesine sığınırsınız dostunuzun kanatları altına.
    namzet
  • Karpuz Yeme

    Karpuz yemenin üstün bir geometri bilgisi gerektirdiğini bilir misiniz? Anne karpuzu büyük parçalar halinde dilimler ve tabağa koyar. Sen naparsın; sıcağın verdiği hararetle düşünmeden çatalı karpuza batırırsın. Ama ısırdıktan sonra oluşacak olan yeni şeklin ağırlık merkezi değişeceğinden, çatalında kalan kısım, çataldan süzülecek ve düşecektir. Ağzın karpuzla dolu olduğundan hiçbirşey yapamayacak, yada benim gibi düşen karpuzu elinle havada yakalamaya çalışacaksın. Ben yakaladım. Hem de insanların şaşkın bakışları altında. Yakalayamazsan eğer, tabanı karpuz suyu ile dolu tabağa düşecektir ve üstün başın pembe beneklerle dolacaktır. Ya. Karpuz kırmızı ama suyu pembe oluyor işte. Hayat ne garip.
    ????
  • Çok Fena Sıkışma Hali

    Neden 3.5 saatir tuttuğunuz çişiniz tam kapınızın önüne geldiğinizde dayanılmaz boyuta ulaşır? Ve neden kapıyı açmak için canhıraş aradığınız anahtarlarınız en son baktığınız cebinizden çıkar? Ve neden önce alt kilidi açar, üstün de kilitli olduğunu anlar, üst kilidi açar ve sonra yine alt kilidi açmak zorunda kalırsınız? Bu sonradan öğrenilen bir davranış biçimi mi, yoksa insanoğlunun doğasında olan kendi kendine işkence çektirme içgüdüsü müdür? Nedür?
    ????
  • Siyah Çorap

    Diyelim canın o gün imaj yapmak, siyah giymek istedi, e giyinirsin, sıra çoraba gelir, siyah bi çorap giyersin, ama içten içe de kıllanırsın, "Acaba bu siyah mı, lacivert mi?", baktın olmadı gidersin ışığa filan tutarsın. Bu olayın bi de baba versiyonu vardır; babalar gidip annelere sorarlar.
    |SpiderS|
  • Ortak Muzik

    Ne kadar akla hizmet eden bi iştir bilemem ama yurdum insanının müzik dinletme alışkanlığından bahsetmek isterim. Özellikle beraber olunan arkadaşla ortak bir şarkı belirlenince keyfine doyum olmaz böle durumların. Konuşmanın kesinlikle bir bölümünde o şarkı ya arka fondan insanlara nakledilir ya da Fm bandı karıştırılırken bulunduysa karşı taraftakinin duafon hoparlörünü patlatacak şekilde yakınına getirilerek sevgi ve şefkat duygusu sağır etme ile karışık aşılanmaya çalışılır. Eger dinletilen kesimin evinde paralel olan 2 telefon varsa 2nci telefonu da öteki kulaına alarak stereo şekilde işin tadına varmaya çalışır. Böle insanlara Allahtan Akıl ve ailelerinden şevkat Diliyorum
    [SaBoTaGe]
  • Araba Kapanları

    hani bazı ciddi müesseselerin araba giriş ve çıkışlarında, arabalar geçemesin diye kapanlar vardır ya, diyelim ki ordan yürüyerek geçmem gerekiyo. ama ben, adımım denk gelmese bile adımımı uydurup tam onun üstüne basıyorum. ah ordaki bir dilim benim ağırlığımla içeri girmiyo mu, nasıl bir mutluluk veriyor bana. eğer acelem yoksa gideceğim yere, birkaç saniyemi ayırıp iki, hatta üç dilimin üstüne basıyorum. eskiden olsa durup onların üstünden koşmak suretiyle mutluluğuma mutluluk katardım ama artık benim de bi karizmam var. bu dilimlere basmak sadece bana ait bir psikopatlık mı bilmiyorum. bu yazıyı yazdıktan sonra basmıycak mıyım? tabii ki basçam. ama o dilimin üstündeyken bir kere daha düşünecem.
    jasua
  • Yaya Psikolojisi

    Yolda karşıdan karşıya geçerken, arabanın menziline girene kadar deli gibi koşmak, yolun tam arabanın çarpabileceği kesiminde, kurtardım artık gerisini sürücü düşünsün, diyerek minimum hızda yürümek bizim insanımıza mahsus bişey.
    sosyopat
  • Aksan

    Yabancı uyruklu bi vatandaşla konuşurken İngilizce sarfettiğimiz kelimelerin ardından özü Türkçe olan ve yabancı dilde bi karşılığı olmayan kelimeleri İngilizce'ye kendimiz adepte edip, uyarlarız ya... Örneğin: I stay in helkılii ( halkalı ) ...karşıyım buna.
    nelja
  • 0535 Ucuz Kart

    Harbiden fiyakalı giyinmişsin. İmaj Cool. Tam iş adamı tribi. Full duplex parlak patiklerin ve sert saç jölen mizacını tamamlıyor. İş görüşmesindesin. Sohbet hoşbeş. Nasıl olsa adam her attığını tutuyor, en tepelerden atıyorsun. Hani duyan da seni sadece zevk için çalışıyo sanacak. Sohbet bitti. Adam senden telefon numaranı istiyor. Ama senin 0535. Gel de ver bakalım kolaysa. Eh kem küm. Şirketin telefonu zaten. 532 çok yazıyo. Protesto ediyom. Yoksa para namühim. Ah be! Gitti gül gibi 532'lik imaj.
    getrow
  • SIKILMAZ sıkılmaz

    Her zaman olduğu gibi annenle komşuya oturmaya gitmişsindir. Eh ortalıkta çocuk olmadığından senin canın sıkılır tabi. - Anne canım sıkıldı hadi gidelim. - Sıkılmaz sıkılmaz otur biraz daha, birazdan gideriz. Yaa sıkıldı diyorum anlamıyo musun? Ne demek sıkılmaz? Sıkıldı bile. Ve şu birazdan gideriz olayı. O birazdanlar hiç gelmez.
    Help
  • Meyva tabağı

    Biricik anneniz meyva dolu tabağı getirip önünüze koyar. Meyvalardan güzel olanları özenle seçilir başlarda. Eğer tabak birden fazla kişi için ise hareketler daha hızlı ve seri olur. Bütün iyi meyvalar seçildikten sonra geriye çürük olanlar kalır. Fakat canınız hala istiyordur, ve o çürük olanları da atarsınız ağzınıza, bütün ağzınızın tadı gitmiştir. Daha isterseniz ama üşenirsiniz dolaba gitmeye, istersinizki anneniz bi daha getirsin, ama söyleyemez utanırsınız. Aynı şey karışık kuruyemiş barındıran tabaklar için de geçerlidir. Bi farkla; sona çürük olanlar değil sarı leblebi, kabak çekirdeği ve açılmamış antep fıstıkları kalır. Sonra çatır çutur seslerle antep fıstıkları da tükenir.
    sosyopat
  • Gazoz

    O bardağa dökülürken çıkan "fısss" sesi var ya... Hani onlar kıpraşırken bardaktan içmek için yüzünü yaklaştırırsın da onlar havada çarpışarak yüzünü ıslatır ya. Pek severim.
    getrow
  • Son Lokma Stresi

    Üç beş kişi oturmuş muhteşem tıkınıyoruz tek tabaktan. Ne yiyoruz? Karpuz olsun mesela. Süper yiyoruz ama bitiyor haliyle, daha doğrusu bir tane kalıyor. Hepimiz kibarız ya, son lokma kalacağını anladığımız anda çatalları bırakıyoruz hemen, bi de utanmadan 'doydum' tiriplerine girerek. Üstelik kibar bizler arasında son lokmaya yaklaşıldığını anlayınca elini çabuk tutup, iki üç parçayı süratle götürenler de var. Son lokma birimizin cesaret toplayıp çatalı tekrar eline alarak müdahale etmesine kadar orada durur. Bazen kimse tavrından ödün vermez, dakikalarca, hatta sofrayı toplayan kişinin kendisini ağzına atacağı ana dek bekler zavallı lokma. Direk götürün o son lokmayı. Belki ayı diyecekler ama lokmanın yalnız başına kalmasından daha iyidir.
    zuxxi
  • Boyalı Duvar

    Bi duvar görürüz, güzel bi duvar, pırıl pırıl. Bi kağıt vardır duvarın biyerinde veya önünde, eşşek kadar bi kağıt: "Dikkat Boyalı" yazar üzerinde. Biliriz orası boyalı. Ama inanmayız, inanmak istemeyiz. Parmaamızın ucuyla dokunuruz hafifçe. Aaa boyalıymış! Minik bi nokta vardır parmaamızın üzerinde, araştırmanın olumlu geçtiini belgeleyen. Sizi bilmem ama ben hep yaparım bööle bi araştırma : )
    _aksi_
  • Çalınmış Yazı

    Bi site görürüz, güzel bi site, pırıl pırıl. Bi yazı vardır sitenin biyerinde bi paragraflık bi yazı: "Boyalı Duvar" yazar üzerinde. Anlarız o yazı arak. (Metin Fidan,Ayrıntılar, LeMan ya da Pişmişkelle) Ama inanmayız, inanmak istemeyiz, bi necip gencimizin daha komik olma uğruna onun bunun fikrini yazıp sitelere gönderdiğine.Allaa, durduk yerde sinir sahibi oldum bak. Sizi bilmem ama, ben bu tür insanları gücüm elverdiğince hırpalarım orda burda. (amma kastım ha.)
    çernük
  • Japon Çekirdeği

    Japonlarla ilgisi olmayan yüzlerce yıllık garip Türk alışkanlıgının ürünü olarak satılan hazır çekirdek poşetlerinin üstündeki geyşanın kapıcı Memet efendiyle tarihsel bağı ne olabilir, sevgili aklı selim arkadaşlar, ah be abi!
    harvi
  • Son Bir Sigara İçelim

    Niye bi yerden gitmeden önce içilen son sigara "sittir ol sigarası"dır? Bu özdeyişi kullanan pek sevgili özgün şahıslar, madem bulunduğunuz yerde istenmediğinizi sezinlediniz, neden orda hala yeni bir sigara yakma çabası içindesiniz?
    snm
  • Ondan Önce Yok mu?

    Şimdi vapur iskelesine gidiyorsun, soruyorsun: - İlk vapur kaçta sabah? - Eee 6:30 O saat sana uymadıysa tekrar sorarsın: - Ondan önce yok mu? Kardeşim ilk vapuru sordun, söyledik. İlkin ilki olur mu?
    koeniq78
  • İzmirli

    En çok bu hoşuma giderdi eskiden. İstanbuldasın canın ayçekirdeği çekmiştir. Kuruyemişçi görürsün, girersin. İzmirlisin ya, kıllık bu ya, sinsi sinsi "200 gr. çiğdem alcaktım" dersin, kuruyemişçi aval aval bakar suratına. Hele bi de çiğdem isimli bi kızı varsa, bunu düşünürsün. Ne dumur olmustur şimdi. Nasıl yani, der. Haaa pardon diye yapmacık bi tavır takınır, ayçekirdeği istemiştim dersin. Ama artık kuruyemişciler akıllı, çiğdem deyince anlıyo. İzmirli misin diyo. Ulen globalleşen dünya, sıçtın şu zevkimin de içine ya. Bi de gevrek vardır. Simitçiye yaklaşırsın, versene bi gevrek dersin. Abi bunlarin hepsi gevrek, der. He he oldu işte, bunu da tuzağıma düşürdüm. Ne güsel İzmir'li olup İstanbul'da gevrek ve çiğdem almak.
    siyetil
  • Sırada Oldugunu Hissettirme

    Bankamatik sırasında beklerken biri her an önünüze geçecek gibi bi yerde dikilmeye başlar. Ufak bir iki adım atar öndekine yanaşırsın, elindeki bankamatik kartını görebileceği bi yere kaldırır amaçsızca sallarsın veya bunlar fayda etmezse girişilecek tartışmada lafa nasıl gireceğini tasarlarsın.
    harvi
  • Zıtlık

    Hep birşey yapmayı çok istersiniz ama evin büyükleri kesin cevabı yapıştırır. HaYıR. Sonra siz inatla o işi yaparsınız ve çevrenizden takdirler yağar. İşte o zaman o büyükler nasıl olur da "Aha bak bu benim oğlum/kızım." der yaa. Oha !
    perdesizgitar
  • Mont Manyaklığı

    Hani montunuzu eve gelince çıkarıp astıktan sonra cebinde birşey unuttuğunuz aklınıza gelir ya, neden ilk elinizi attığınız cepte bulamazsınız onu? Üstelik 2'den fazla cep varsa bulma süresi de uzar. Ben bazen bir cebe doğru elimi uzatıp, sonra öbür cebe sokuyorum şaşırtmak için olmuyo gene.
    CaLiF
  • Esnemeli Güven

    tam bi kesiş başlangıcındasın, ama güvenin bi anda terketti mekanı, veya yeni bi yere giriyosun, herkes döndü bakıyo, şööle bi esneyerek güven tazeleme, etrafa "ne yapıcaamı şaşırdım ama çaktırmıyorum" havası verme... sıkı di mi?
    bokus
  • Göbek pamugu

    Özellikle pamuklu fanila giyildiğinde olur bu. Göbeğimizin tam içinde bir tutam pamuk... Bazen tutup çıkarmaya çalışırım onu, bazen bırakırım biraz daha büyüsün diye... Banyodan sonra yok olur, hadi bakalım yeniden büyüt. Sentetik kumaşlı giyecekler ciddi oranda düşürür yıllık göbek pamuğu rekoltemizi.
    ilotulitus
  • Sözlük

    Bi Kelimenin Anlamını Bulman Gerekti. Ee Napıcaksın Aramaya Başla Sözlüğü Burda Değil, Orda Degil, Hah En Sonunda Bulduk. Aç Hemen Sözlüğü Ara, ara, ara... Dur Lan Geçtik mi Yoksa, Yok Daha Var Ya. Çevir Sayfaları Çevir, Çevir, Çevir. Astr Geçtik İşte Bak. Dön Geri. Yine Başla Aramaya İleri Git, Geri Git... Aha Bulduk Sonunda Sayfayı. Şimdi Sıra Kelimede. Bu Değil, Bu da Değil. Aşağı Bak, Yukarı Bak, Tekrar Aşağı Bak. Evet işte Kazanan Biz Olduk, Bulduk Sonunda Kelimeyi Ulan Bi Kere de Açar Açmaz Bulayım Aradığım Kelimeyi Be!
    PotansiyeL_TehLike
  • Unutmuşum

    Almayı veya yapmayı unuttuğumuz bişeyi almak veya yapmak üzere üfleye püfleye geri döndüğümüz mekanda nedense bi hesap verme gereksinimi duyarız; "Ehehi telefonu bırakmışım ya iyi mi!" Yeter çıksak gitsek daha fazla rezil olmasak, diye düşünürüz oradan son defa ayrılırkene.
    CannyBoy
  • kirlerim ve ben

    bi süredir banyo yapmadığımda elimi (genellikle boyun ve sırt bölgesine) daldırıp parmaklarımla oradaki kiri derleyip toplarlarım. o kara şey sümük gibi olur ama çoğunlukla kurudur. bi süre daha oynadıktan sonra atarım. bazen yapabileceğim en büyük topağı yapmaya çalışırım. o topakla çeşitli oyunlar oynanabilir. hatta bence topakla oynanan oyunlar ayrıntısı bölümü bile açılabilir.
    ManyakManyak
  • Bisssssss...

    Otobüse başı kapalı bi kadın binerken, illa ki "Bismillahirrahmanirrahim" deme eğilimindedir. Ama siz sadece uzatılarak şevkle söylenen "Bisssss" kısmını duyarsınız. Bu ses de aynı otobüsün kapısı açılırken çıkan havanın sesine benzer.
    CRæVæN
  • Yapıştırıcı Lazım

    Bir dökümana fotoğraf yapıştırmak gerekir ve uhu lazım olur. Evin her yanını ararız bulamayız, gider bakkaldan bir tane uhu alırız ve işimizi görürüz. Ama bir sonraki yapıştırıcı işleminde tekrar uhu lazım olur, eskiyi bulamayız, yenisini alırız... Bu böyle süreeeer gider.
    MMB
  • İşeyen Çocuk

    Abi şu arabaların arkasında, sağ ve sol sinyalın yanında bir işeyen çocuk vardır. Bu nedir abi? Bu resim küçük çocuklara kötü örnek olmakta, ayrıca sıratarak işemesi erkekleri rezil etmektedir. Bunların yanında bazen mavi gözlü siyah saçlı bir bayan resmi ve de mavi bir göz bulunmaktadır. Bunlar insanları fıtık etmektedir. Bunları yapıştıranları, bu sticker'lardan haz duyanları kınıyorum. Saygılar...
    zor®
  • E Dünya Yuvarlaktır, Döner

    Heralde bu yaşımıza gelene kadar hepimizin eline en az bir kere üzerinde dünya haritası olan küre geçmiştir. Ama nedense herkes bu küreyi eline alıp şöyle bir çevirdikten sonra Türkiye'yi bulup parmağını üzerine koyar ve yerine bırakır mutlu bir şekilde. Evet bu küreyi yapanlar bizim ülkemizi unutmamışlardır. Bu kadar eziklik olmaz!!...
    obiwan
  • çocukken yaparız biz bunları

    uhuları koklamaktan zevk alırız, elimize bulaştırıp sonra kurutup oynarız daha sonraları burnumuzdaki hazineyi keşvedip uhuya para vermeyiz, canımız sıkılır parmağımızın derisine iğne geçiririz, elimize kolonya döküp yakarız, kibrit çöpünün kahverengi kısımını kibrit kutusunun üzerine gelecek şekilde dik olarak tutup parmaamızla vururuz kibrit havada uçarak alev alır, kibriti cama sürttürerek yakarız, kafamızdaki kabukları sökerken "anaa ne kadar kocaman" diye düşünürüz söküp bakınca "hasktir! küçücükmüş" deriz, özenle açtığımız kalemimizin çöpünü defterimizin arasında saklarız, uçlu kalemimizin ucu kırıldığında arkasını göğsümüze bastırıp yazıya devam ederiz...
    TSuBaSa
  • Kendine iyi bak

    Her görüşme sonunda adamı deli eden kendine iyi bak lafı vardır ya, bitir! Saol usta söyledin iyi ki yoksa hatırlayıp da kendime iyi bakacaam filan yoktu başka nasihatin varsa esirgeme. Şahsen ben çok kıllanırım.
    Ziban
  • Coca Cola İçerkene

    Yahu size de oldu mu bilmem ama, şöyle coca cola felan içtikten sonra geğirirsin ya, bazen ağzın kapalıdır da, o gaz ve toz bulutu burnundan çıkar ya, iyyyy ne iğrenç bişidir. Kötü olur yahu için, resmen kola burnundan gelir.
    siyetil
  • silecek

    arabanın ön camı çok kirli mesela. silecekleri çalıştırdık. ama ortasında bi yer kirli kalıyo silecek oraya yetişemediği için. tam ortası böle çeyrek daire gibi. bildiniz mi? her gelip geçişinde bari şimdi temizle orayı diyorum, temizlemiyo. benden başka bu konuya takılan var mıdır merak ediyorum.
    Gianluca
  • Hamburger

    hamburger türü bişey yerken hani bi bakış atılır ya, özenle nereyi ısırıcağımıza karar veririz, hayatımızın seçimini yapıyomuş gibi bi ifade vardır yüzümüzde. 'konsantremi bozma hamburgerimi ısırmaktayım' şeklinde.
    su211
  • fitbol

    oyuna yeni girecek oyuncunun, yerini alacağı arkadaşını beklerkenki zaptedilmez hareketleri ile sahaya girmesine izin verilmesiyle birlikte deli danalar gibi koşuşunun ne anlamı vardır bilmem. ancak bu oyuncunun girdikten sonra oyun düzenindeki değişiklik ile ilgili arkadaşlarına verdiği talimatlara ve el hareketlerine bayılıyorum.
    olu kedi
  • karşılaşma durumu

    yolda yürüyorsundur. tek şeritli bir kaldırım ve karşıdan bir dallama geliyor. önce beklersin sana yol vermesini, o da bekler, baktın vermiyor sağa çekilirsin o da aynı hareketi, sonra sol sonra sağ. böylece uzayıp gider, taraflardan birinin caddeye atlayıp ölmesiyle sona erer bu sinir buhranı.
    Farfara_
  • son umut

    icq'dan birine son bi mesaj atmışım ve tam netten çıkmak üzereyim, kapatmak için baglantı bilmemnesini açarım. bakarım eğer 20. saniyedeysem o dakkanın sonuna kadar boş boş msj gelmesini beklerim. gelmezse hadi son bi 5 saniye daha diye beklerim. gelmezse kapatırım ama, ya tam ben kapattıım anda önemli bi mesaj geldiyse diye de üzerim kendimi. uyku tutmaz gece.
    _paco_
  • elbezi

    Küçükken, annemin her yemekten sonra bastıra bastıra ağzımı sabunlu elbeziyle silmesinden nefret ederdim. Canım çok yanardı ve saldırıya ugruyomuşum hissine kapılırdım. O küçük, steril bez parçasının rutubet kokusu hala burnumdadır. Grrr!!
    Heloise
  • ben demiştim

    ben demiştim demek istemiyorum ama... deme ulan o zaman, ağlatma beni ya, istemiyosan demezsin, diyosan istiyosun işte, niye hıyarlık ediyon ki, istemiyomuş, deme kardeşim o zaman yaa, deme deme deme ya, ağlıycam vallaa, ühhühüühhüagghğ deme demüüğh dem...
    saku
  • Kahve

    Kahve çok sıcaksa bardağa dudağımı tam yapıştıramadığım için ilk yudumdan sonra aşağıya dooru ince bir sızıntı olur. Kahvenin sonuna doğru kurur o. Bu sefer temizlemek isterim elime bulaşır.
    TTolga
  • Düğün

    Hayatımın en büyük kabusu bir akrabanın evlilik davetiyesidir. Geberirim sıkıntıdan. Oynamak için sahneye çağıran akrabalar, berbat müzikler çalan orkestra, düğün salonu, takı merasimi, yıllardır görülmeyen insanlarla hal hatır muhabbetleri, ne giyilir derdi, ne hediyesi vericez, nasıl takıcaz bu iğneyi, gitmezsek ayıp neden olur, ne bunlar, nerdeyim ben, ne olur zaman geçsin, kurtarın beni...
    harvi
  • Küçük Bey

    Garsonlar siparişleri almaya geldiğinde hep ama hep anneye şu soruyu sormazlar mıydı: "Küçük bey ne içerlerdi acaba?" Lan ne küçüğü. Hem küçüksem sana ne? Neden benim insan haklarıma ve özgür irademe tecavüz edip bana değil de anneme soruyosun? Benim dilim yok mu? Çek o parlayan gözlerini, içinde "ayy ne şirin çocuk" şeklinde hoşnutluklar saklı güleryüzlü suratını! Görmek istemiyorum seni. Ayrıca annenin de hemen havaya girdiini belirtmek lazım: "O Cola içer." Oha!
    Soruyorum
  • Bi Versene Gözlüünü...

    Bir arkadaşımızın gözlüünü takıp; çevremizdekilere yakıştı mı diye sorup, ardından en yakın aynaya koşup poz verme -harbiden yakıştı yaa huyumuz nerden gelir bilinmez.
    Öptegeçsin
  • Tesisatçı Amca

    Kişi tesisatçı, televizyon ya da elektrik tamircisi olabilir... Eve geldikleri zaman ısrarla terlik isterler ve işlerine başladıktan sonra nedense hepsi aynı ritim ve hırıltıyla solurlar. Herhangi bir eğilme anında ustanın yanlışlıkla görünen çatalı ve tutulması zor kahkahalar. Hepsine ve yaptıkları işlere saygım sonsuz ama nasıl yani, nasıl bu kadar aynı.
    PoLtErGeIsT
  • scent of a woman

    Yanınızdan parfüm sürmüş güzel bi hatun geçince ekstra bir nefes almaz mısınız benim gibi?
    keyser_soze
  • Windows Gürültüsü

    Herkes yatmış, bilgisayarın başında yerini almışsın. Açtın bilgisayarı, hoperlörleri ooohh süper. Ama akşam üstü bangır-bangır şarkı dinlemiştin, kısmayı unuttun. Windows'un açılış gürültüsünde kapandın hoperlörün üstüne. Yetişemedin ama. Birazdan kapını çalarlar ve zılgıtı yersin.
    GLooM
  • on the blackboard

    sınıftan biri tahtayı silmeye başladığı zaman heryerin silinmesini, silinmedik bir yer kalmamasını arzularım ve devinimi sonuna kadar takip ederim. dikey, yatay ve diyagonal hareketler neticesinde temizlenmemiş bi nokta dahi kalsa beni rahatsız eder ve "şurası kaldı arkadaşım" demekten kendimi alamam.
    buzzbag
  • Boşlukları Dolduralım

    Ders kitaplarında filan, konu başlıklarının harflerinden oval olanları veya "A" gibi içinde etrafı çevrili boşluklar bulunan harflerin o boşluklarını doldurmak için durdurulamaz bir dürtü hissediyorum içimde.
    caponsever
  • Bisküvi Diyebilme

    Tam bir lisan fenomeni. Yazıldığı gibi telafuz edene rastlamadım. Bisküüt, büsküvü, büsküvüt, püsküvüt, püsküü vs. vs.
    Extremist
  • yolda yürürken

    yolda yürüyosunuz, belki ilk defa gittiğiniz biyere, ya da daa önce gitmişsiniz ve çok iyi hatırlamıyosunuz orayı. gaayet kendinize güvenir bi şekilde giderken birden aslında yanlış yolda olduunuzu farkedersiniz. ulan ben şimdi naapıcam. saate bakıp geri dönebilirsiniz mesela. saçmadır. ya da ne biliim bi vitrine bakarsınız sanki oraya kadar ona bikaç saniyeliğine bakmaya gelmiş gibi. ama birden durup da geri dönemez insanoğlu işte, naaparsın.
    cico07
  • dönüp bakmak

    genelde tartışma programlarında kullanılır. türkiye'nin durumuna şöyle bir dönüp baktığımızda, bakınız; osmanlıya dönüp bakarsak eğer...!
    elvira
  • Sözlükte Argo

    Yeni bir dil öğrenmeye başladığımızda ve o dilin sözlüğünü edindiğimizde neden ilk baktığımız kelimeler 'malafat, göt, bafilemek' vb.'lerin karşılıkları olur? Ve neden ilk iş olarak, yeni öğrendiğimiz bu vazgeçilmez olarak gördüğümüz argo kelimeleri durup dururken yakın bi arkadaşımızın suratına haykırmak suretiyle o yabancı dilin pratiğini yapmaya başlarız?
    reosta
  • Kızarkadaşın Yanındaki Çirkin Kız

    Her zaman ama her zaman herkezin hayran olduğu ve sizin de hasta olduğunuz kızın yanında, son derece çirkin, aptal, sizin o kıza yaklaşabilmeniz için muhattap olmanız hatta ve hatta icabında şapur şupur öpmeniz gereken, esas kızın asla yanından ayırmadığı bir arkadaşı vardır.
    SANDMAN(theoriginal)
  • Dini Çıkarcılık

    Aslında hepimiz böyleyiz. Özel dini günlerde, ramazanlarda filan 2 rekat namaz kılarız, 2 dakikamızı alır. Ardından 20 dakika dua ederiz. Arabam olsun, evim olsun, Ayşelerin durumu iyi olsun, derslerim iyi olsun, bacağı kanayan çocuğumun ayağı iyi olsun... Sürer gider.
    izmirLi
  • Şampuanın sonuna su katanlar

    Kabul et ya, bitmiş o!!! Bitmiş.!
    da bat
  • 3. tekil şahıs

    kimi röportajların şu şekilde geçmesi olağan karşılanır ülkemizde: gazeteci: kemal keskin'i üç sıfatla anlatmak zorunda olsanız bunlar neler olur? Kemal Keskin: uçarı biridir o, zekidir ve yakışıklıdır biraz. gazeteci: kemal keskin ne tür müzik dinler? Kemal Keskin: ...
    dirty
  • Mini Etek

    Madem bir yüreklilik ettin giydin o mini eteği. Neden sebep çekiştire çekiştire yürürsün de o eteğin boyunu diz altına çekmeye çalışırsın, bre gafil!
    kook
  • Ya Ben Gitmeseydim?

    her sezon box-office listelerine bakarken aklıma hep şöyle bişey gelir: diyelim ki 'Kapışma' filmini 357867 (attım) kişi izlemiş, ya ben bu filme gitmeseydim? o listede 357866 mı yazacaktı hakkaten? ben bunu hep merak ettim ve etmeye de devam edeceğim taa ki zaman makinası icad olunana dek.
    dirty
  • Parmaklıklara dokunmaca

    Kaldırımda giderkene yanındaki parmaklıkları gözüne kestiriyosun, elini uzatıyosun ve parmaklarının ucuyla onlara dokunmaya başlıyosun. Sen yürüdükçe parmakların sürtüyo. Ses çıkıyo tıkır tıkır tıkır. Parmaklıklar bitince kendini bi an boşlukta hissediyosun. Yazarken aklıma geldi bunların adı bu yüzden mi parmaklık?
    Baltazar.
  • Yurtdışı Seyahati

    Bilindiği gibi bir ülkenin dış temsilciliğinin (Elçilik, konsolosluk) bulunduğu alan ve içi o ülkenin toprağı sayılır. Böyle bir yerin yakınından geçerken parmak, el gibi bir uzvumuzu parmaklıktan içeri sokup sonra "Parmağımı Patagonya'ya yollladım" vs. deriz. Ben şahsen şöyle 10 kadar ülkeye bu şekilde çeşitli uzuvlarımı -Lütfen yanlış anlamayın!- seyahate yollamışımdır.
    D-Max
  • Küfür

    Memleketim kadar küfür literatürü geniş bir ülke daha olduğunu zannetmem. Misal Amerikalılara üzülürüm. "Fuck"tan başka bişeycikleri yoktur anasını satıyım. Halbuki bizde öyle mi ya. Bizdeki geniiş literatür tamamen Türk halkının ne kadar yaratıcı olduğunun bir göstergesidir. Küfür bizim canımız, kanımız herşeyimizdir. Kendimizi ifade biçimimizdir. Deşarj şeklimizdir. Sinirlenince küfrederiz, durduk yere ederiz, espri olsun diye ederiz, sevgimizi belli etmek için ederiz, üzülünce ederiz, komik bi durum karşısında ederiz. Bunların farkını ise sadece ses tonumuzla belirleyebiliriz. Anamıza edilen bir küfür için adam öldürmekten çekinmeyiz. Kaldı ki beline dokunulunca "ananı s..yim" diyen tik sahipleri, her cümlesinin sonuna ".mına koyim" ekleyenler sadece bizim topraklarımızda görülebilecek ve Tiplemeler kısmına eklenebilecek karakterlerdir. Ne mutlu bize .mına koyim.
    mecuk