Kurtların Kardeşliği
Le Pacte des Loups
2001
Ortalama Puanı: 7.2
Öykü
1764 yılında Fransa'nın Gevaudan yöresine özellikle kadınları ve çocukları katleden gizemli bir yaratık dadanmıştır. Kral, konuyu incelemesi için genç bir doğa bilimcisi olan Fronsac'ı bölgeye gönderir. Fronsac kızılderili olan kankası Mani'yi yanına katarak Gevaudan'da soluğu alır.
Gevaudan'da araştırmalarına destek veren genç bir asilzadenin misafirperverliği ile karşılanırlar ve şereflerine bir davet tertip edilir. Bu davette Marianne ile tanışan Fronsac, vakit kaybetmeden aşka düşer. Fakat Marianne'in kıskanç abisi duruma müdehale ederek sevenleri ayırmayı başarır. Bunun üzerine Fronsac kendini esrarlı bir fahişe olan Sylvia'nın kollarında bulur.
Aşk meşk davaları ile uğraşırken tüm şiddetiyle devam eden ölümleri bi kenara atmamıştır elbet Fronsac. Mani'nin üstün sezgisel gücüne sırtını dayayarak araştırmalarına devam eder...
Notlar:
- Film elin Amerikalısı alt yazı okumayı sevmiyor diye hem Fransızca hem de İngilizce olarak çekilmiş. Bereket bizde orjinal Fransızca olarak gösterilecek.
İzleyenler ne demiş?
istisna olmasa...
İzlemeyen okumasin
film umduğumdan faklı çıktı kesinlikle... bi kere fransız filmlerinin sıkıcılığından uzaktı. slow-mo tekniği oldukça iyi ve yerinde kullanılmış. filme bileti aldığımda bir an pişman oldum... çünkü pek fransız filmleri hayranı olduğum söylenemez ama bu film fikrimi değiştirdi doğrusu.. umarım istisna olmaz (konu akıcılığı ve sunuş bakımından) film başladığı andan itibaren olayın içine giriyosunuz bi kere. sıkılmak gibi bir lüksü sunmuyo film size. belki filmin ilk yarısı bittiğinde bazı tahminlerde bulunabiliyosunuz ama hangi filmde olmuyo ki bu! vahşet duygusallık kurmaca ve zekanın birleşimi bir film sunmuş fransızlar. ne diyim helal valla. filmde en sevdiğim noktalardan biride iyi adam yaşar mantığını bi ölçüde kırmış olması.. genelde aksiyon filmlerinde böyle olur çünkü.. izlemenizi tavsiye ederim.. konuşmaları önce yadırgayabilirsiniz... nede olsa ingilizce diyologlara kulak aşinalığı daha fazla ..ama film ööle sürükleyici ki bunu filmin ilerleyen dakikalarında unutturuyo size..Muhteşem
İçimden bir ses bu film iyi diyordu, yanılmadığımı ilk 5 dakika içerisinde o müthiş girişle anladım. Ağır çekim yağmur damlaları, ayakkabı ile sıçrayan çamur, müthiş bir manzara ve müzik eşliğinde filme bir dalış yapıldı ve bir daha kolay kolay bu havadan ödün vermedi. Filmin ilerleyen sahnelerinde karda yapılmış kusursuz çekimler, gergin ortam, yaşanan zamanın havasını hissetmenizi sağlayan kostüm ve mekanlar ile bu film, bu hafta vizyona giren maymunlar cehenneminden çok daha etkileyici bir yapıt. Filmde kimi zaman biraz aşırıya kaçan vahşet, filmede sürekli kokladığınız karanlık atmosferi besliyor ve dolayısıyla ana temayı besliyor. Film hakkında tek eleştirim, biraz gereğinden uzun olması. Bunun amacı izleyiciye daha iyi bir tasvir vermek ve olayın içerisine itmek tabii ki ama yine de ağır ve gerici atmosfere bu kadar uzun bir süre konsantre olarak durmak sona doğru güçleşiyor. Sonuç olarak izlenmesi gerekli bir yapıt.rahatladım
maymunlar cehennemiyle bunun arasında seçim yaptık pişmanda olmadık. Gayet güsel bi film biraz daha gerilim olabilirdi belki ama bu da fena diildi. gündüz gitmiş olsam uzun filmi daha iyi takip edebilirdim ama artık ikinci gidişte :) Bi de konuşulan herşeyi türkçe altyazıya adam gibi çevirselermiş 9 alırdı ama 8 de kaldı.Qui a peur du grand méchant loup?
Cuma günü itinayla okul kırılır, taksim'e gidilir, ilk seansa damlanır. Dialogların fransızca oluşu filmin ilk artı yönü; yanlış tercümelere ya da sözlerle senkronize olmayan hiperaktif altyazılara hiç ama hiç yüz verilmez. Şimdi gelelim filmin diğer yönlerine: Konumuz gerçek üstü öğelerle bezeli, aşırı yoğunlukta olmasa da yakın döwüş sahnelerimiz mevcut, mark dacascos bey burada bizimle, fx işine para harcanmış.. falan filan. Film bir kaç hata yapılmasa şöyle okkalı bir 8.5 koparabilirdi benden. Eksik yön sanırım senaryonun arada bir klişelere kapılma eğilimi; hangi sahneler olduğunu söyleyip "izleyen okumasın"a tik atmıycam, waktiniz warsa gidin görün derim.Müzikleri harika
Film hakkinda yeteri kadar gorüş yazılmış, ben de o yüzden sadece müziklerin muhteşem olduğunu yazacağım. Gerçekten atmosferi oluşturma konusunda çok başarılı... Harıl harıl soundtrack'ini arıyorum şimdi...Müthiş, harikulade, muazzam, feciii.
Filme gitmeden evvel yorumlari okudum.. Ve inanilmaz bir bicimde filmin muhtesem olduguna kanaat getirdim. Gerek atmosfer , gerekse Efekt ogeleri goz onune alindiginda muhtesem bi film bence.. Yalniz oldukca komik bi olay var filmde.. İzleyenlerde mutlaka dikkat etmistir.. Filmin basinda fransiz oldugu anlasilan bizim esas oglan var.. Ama yaninda bi kizilderili adam var bariz. Filmin ortalarina dogru Fransiz olan bi adam (ki gayet filme de fransiz kalmis herhalde :) ) diyor ki , bizim esas oglanin yanindaki kizilderili adami isaret ederek : "Hims.. Kizilderili oldugunu hic belli etmiyo.." E yuh yane bariz kizilderili adam.. Neyse bence film mukemmel. Hic bi sekilde insani sıkmıyor. Gayet keyif alarak izledim.. Konusmalar Fransizca olmasa rahatlikla bir Amerikan yapimi film izledigimi soyleyebilirim..Anlatılamaz yaşanır :)
Son zamanlarda izlediğim en güzel film diyebilirim çıktığımda bile etkisi altındaydım konu muhteşem. Filmi izlerken resmen bambaşka bir dünyaya götürüyor sizi. Her ne kadar Fransızca bilmesem de yazılar da biraz senkronize problemi olduğunu anlayabiliyorsunuz :( Benden önceki herkez gerektiği kadar yazmış zaten kesinlikle görülmesi gereken bir film kaçmaz !A tout le monde, a tout les amis diyesim geldi!
Başlık ne alaka derseniz (bütün dünyada, bütün arkadaşlarım) Megadeth derim, bilen bilir. Film gerçekten etkileyici, çok beğendim. Kızarkadaşım kanlı canlı ve aksiyon filmleri fazla sevmez ama o bile oldukça beğendi, demek ki film baya güzel :) Zamanı ve mekanı çok iyi yansıtan ve görselliğe acayip önem veren bir çalışma. Döğüş sahneleri filmde batmıyor çünkü çok güzel çekilmiş. Mark Dacascos u çoğunuz bilirsiniz televizyon filmlerinden ne aksiyonel bir arkadaşımız olduğunu, filmde de konuşturmuş yani. Neyse uzattım film kesinlikle izlenesi bir eser, vizyondakiler arasında başı çeker.kuzudan post kurttan dost olmaz.
Bananaweee banawe banana...Ben Mark Dacassos'u bu kapohera'lı (only the strong-güçlülerin dünyası) filmiyle hatırlamayı tercih ederim.2 saat oturdum yorum yazdım...
"tamamdir" dedim, bi de baktim ki ne göriim: Kendini tanit ekrani. Kardesim ben zaten tanittim kendimi siteye girerken. Neyse bi daha tanittim, bu sefer ne oldu? 2 saat düsünüp 2 saatte yazdigim yazim silinmis. Oturup bi daha mi yazcam? Asla! Puan veriyim ama...Güzel olmuş olmasına da...
Güzel olmuş, kaliteli olmuş, çekimler harika hatta bir Fransız filminden beklemmiycek kadar başarılı, hatta ve hatta oyuncularda karizma, güzel, mekanlar hoş, birde üstüne üstlük film Fransızca... Bütün bunları duyunca insan "Ohaaa, Supeeer..!" oluyo, gel gelelim altyası okumak sıkıcı, kaldıkı yazanlar palavra geldi bana çünkü benim gittiğimde adam 5 dakka konuşuyo altta bi satır laf yazıyo falan yani sallamasyon... Baştan aman tanrım nereye geldim ben inanılmaz başladı film diyo olabilirsiniz ama bence film başlıyo, bizim karizma iki karakter atın üzerinde yağmurlu bir havada geliyolar, adamım Mark Dacascos atından inip 5-6 kişiyi bi güzel pataklıyoki bu sahnede çekim ve kareografi inanılmaz, sonrasında da film orda bitiyo. Geri kalan 130 dakka gereksiz ve sıradan. Hatta kimilerine göre sıkıcı bile gelebelir. Yinede zamanınız bolsa gidin...bu kadarını beklemiyordum...
tipik bir fransız filminde bulunması gereken herşeyin üzerine -aşk, ihanet, entrika vs. - bir de gerilim, action, macera tadı ve merak eklenince gayet leziz bir film çıkmış ortaya... hollywood'dan mı etkilenerek mi bilmem bazı insafsızlıklar -bkz. tek kişilik ordu olayı- yok değildi ancak film genel olarak gayet şıktı.. Hikayenin geçtiği tarih ve dönem de ilgi çekici.. kötü tercüme ve senkrondan dolayı fransızca bilenler sanırım daha fazla keyif alacaktır..Maymunlar Cehennemi'nden İyidir......
Aslında bu filmi amerikalılar yapsaydı o kadar beğenmezdik. Ama sinema konusunda pek de iyi sayılmayan fransız sinema sektöründen böyle bir film çıkması beni hem şaşırttı hem de keyiflendirdi. Keyiflendirmesinin nedeni tabiki film yapımında tek söz sahibinin hollywood olmadığını göstermesiydi. Bunun dışında filmde içeriğinde beğendiğim noktalar var. Müzikler filmle gerçekten çok uyumluydu ve de size saçma gelebilir ama bana gladyatörün miziklerini anımsattı. Ayrıca filmde bir de mekan zenginliği göze çarpıyor. Oyunculukların kusursuz olduğu ortada. Filmde beğenmediklerime gelince; birincisi canavardı. Artık hangi görsel efekt şirketi yaptıysa canavarı, hareketleri falan çok animasyonvariydi, nebilem işte pek hoşlanmadım, spielbergin dinazorlarını aradım... Ayrıca filmden kaynaklanmayıp sinema salonundan kaynaklanan problemler var. Siz siz olun filme ankara metropol sinemasındakı 6. salonda gitmeyin. Ses sistemi yüzünden müzikleri ne kadar hoş olsada bazen kulaklarımı tıkamak zorunda kaldım. Sesler çok uğultuluydu, ve makinist kabininden gelen tır tır sesleri hasta etti. Tavsiyem filme mutlaka gitmeniz, ama maymunlar cehennemine asla gitmemeniz. (asıl cehennmem filmin ta kendisi) heheheheDestansı...
Film destansı bir anlatım yolu izliyor hikayeyi anlatırken. Hatta müzikler o slow motion hareketler de bu destansı özelliği destekliyor bence. Şaheser sayılamayacağı gibi kötü bir yapım da sayılamaz. Görsellik baya bi ön planda. Kar, yağmur gibi doğa öğeleri mekanlarla çok güzel birleştirilmiş. Manzaralar çok ayrı bir keyif katıyor filme. Fazla uzun sürmesi dışında çok bi eksisini görmedim görmeye değer.bu ne?
ilk yarısı görüntü yönetmeni sayesinde, biraz çekilirdi ama ikinci yarı tam baydı. 18. yüzyıl fransası mı, tatemi ringi mi anlamadım herkes kendo ustası. slow motion güzel ama bayıyo. herşey slow motion. film normalde yarım saat aslında ama 2.5 saat sürüyo slow motion yüzünden. bi de fransızcadan süper çeviriler var mesela : - Bu mülk nedir? - orası bir mülk ya da : - hadi sessiz sinema oynayalım bence film komiklik olsun diye çekilmiş.ohaaa....
bu neydi lan böyle.... bizimkiler çekse amma dalga geçeriz. izlediğim en absürd filmlerden biriydi. çevriler fantastik. herkes karateci. bi ara çok eğlendim ama sonuna doğru acaip baydı. allahın aksiyon- fantazi- bilim korku-vs...vs... filmini "sonunda politik bi tat da olsun" diyerek Fransa ihtilaline bağlamalarına diyecek hiç bi şey bulamıyorum. görüntülerin hatırına 2.D'la tirt
Yani filmi marc abimiz bile kurtaramamış. Süper salak bir filmle karşı karşıyayız arkadaslar. Fransız sineması Türk sinemasıyla yarışıyor vallaha!biz lö filmi lö böyle çekeriz - bir fransız lö atasözü...
ne filmmiş ama... başladı mı bitmek bilmeyen bir film türü. Tam 2.5 saat sürmesi de cabası. Her ne kadar kimi arkadaşlar türk filmi vs demişlerse de o kadar haksızlık etmemek lazım yine de. Bir Fransız filmi için oldukça iyi de denilebilir. Gerilim, aksiyon, duygusallık hatta ucundan vahşet tadında görüntüler.. Kısaca gidip görmekle hata etmezsiniz, "aha filme doydum" dersiniz. (Hatta gereğinden fazla doydum da diyebilirsiniz) Ama ses düzeni berbat olan bir sinemada gitmeyin ki konsantre olabilesiniz. (eg Metropol-5) Oldu mu?Le Haltetme De Cevirmenler
Film tipki galatasaraya benziyodu: ilk yari berbat ikinci yari guzel...Ah bide su cevirmenler olmasaydi. Filmde 'Cenab-i Hakk' kelimesi geciyodu ki bende fransizlarin ne zamandan beri boylebi kelime kullandiklari merak etmeye basladim. Diyaloglar bir saat surse bile iki satirla halletmisler valla bravo. bencede film aslinda 1,5 saat surebilir ama yavas cekimlerle 2,5 saate uzatmislar. Allah genede Dakaskos abimizden razi olsun. iki uc hareket yaptida gozumuz gonlumuz acildi.. bence film biraz yavas ilerlesede genede gidip gormekte fayda var...metropol salon 5
Film guzel ama kesinlikle ses duzeni kotu olan (hatta olmayan) bir sinemada gitmeyin. Adamlarin agzindan cikan hic bir seyi anlamadim. Filmden once bir turk filminin fragmani vardi ordaki konusmalari da anlamadim. Ulan insan 1(bir) tane hoparlorle sinema salonu mu acar ne bicim terbiyesizlik bu boyle. Sakin Ankara Metropol sinemasinda filme gitmeyin.yuh
kardesim bu kadardami abartilir yuh, yok yarim saatmisde 1. yari , slow motionlar yuzunden 1 saat olmus, hadi ordan gozlukler, film gayet surukleyici, hikayeside oldukca şekillikusmuk
Şimdiye kadar gittiğim en kötü film başını vermeyen şehit (hayalet süvari) idi. Bu filmin hikayeside o filmle hemen hemen aynı olmasına rağmen kurtların kardeşliği en az iki boy farkla öne geçti. Yavaş düşen yağmur damlaları ve çamurlu ayakkabılar beni zerre derecede etkilemez. Kraldan çok kralcı kurtların filme katkısı nedir derseniz diyecek bişi bulamam. Fransa'daki geçmiş irticai faaliyetleri ilginç buluyorsanız gidin. Kimsenin ailesine laf söylemek bana düşmez ama Marc abiniz bana kalırsa çok ucuz bi herif, o önce kendini kurtarsında, sonra gitsin filmi kurtarsın.amma harcamışsınız filmi!
Tamam uzun filmdi, tempo bazen gereksiz yere düşüyordu, tamam çeviri berbattı ama görüntüler ÇOK GÜZELDİ... Biz filme giden beş kişi memnun ayrıldık. Benim notumu beş ile çarpın yani...!"sizden bahsettigimi mi sandiniz?"
Oncelikle soylemeliyim ki bu filmin Tuk filmleriyle alakasi yok ama bildigimiz Fransiz filmleri ile de alakasi yok! Anlasılan fransizlara artık tarihi/acikli drama veya romantik komedi cekmekten gina gelmis olacakki elde avucta ne varsa ortaya koymuslar ve Amerikalıların bile hosuna gidebilecek bi film yapmislar. Efekt dersen var,klas dovus sahneleri dersen var, kan-vahset dersen var bide bunlara ek olarak amerikan filmlerinde pek rastlanılmayan gayet iy bir senaryoya sahip. Normalden biraz uzun olusundan sikayetciyseniz bide A.I a bakin, ya da tam tersi ornek Rush Hour 2: 90dk icin 5 milyon da cok mantikli degil. Evet bazi slow motion sahneler gereksizdi ama o kadar kusur kadi kizindada olur. Ayrica amerikan filmlerindeki gibi adi ölüm gecesi falan gibi bisey olupda rating korkusuyla sirinler modunda cekilmis filmlerin aksine bu film kesinlikle hicbi sahnede bu tür bi ikiyüzlülük sergilemiyo. Dogru dürüst bi aksiyon filmi izlemek isteyenler icin kacirilmayacak bir firsat!abartmayın(eleştiriyi)
eleştirenlere katlımıyorum. tamam çeviriler pek iyi değildi, bazı yerlerde gereksiz yavaşlamalar vardı ama bunlar filmin parlaklığını azaltmıyor bence. öncelikle sağlam bir senaryoyla kalite efektleri birleştirmiş bir film. ayrıca roller de iyi oturmuş ve oyuncular çok başarılı. e bi de marienne var tabii. kesin gidin derim.Abartmayın lütfen
Bir kere marc abiminz hakkına bir 4 puan verilir. Onun dışında film pek güzel değildi ama yine de o kadar berbat da değildi. Marc abimizin daha fazla film çevirmesini dilerim. Filme gelirsek, gerçekten o başını vemreyen şehit mi ne ona biraz benziyor, ama bu daha orjinaldi bence. Fİlmde baş sahne olmak üzere bazı havada kalan olaylar olmuş. Yaratık bir doğaüstü bir varlık gibi gösterilmiş sonra farklı...Ortalaması 7 olabilecek bir film değil bu ama yahu!
Kamerayı iki hızlandırıp bir yavaşlatmaktan mürekkep bir fışfış efekti bulmuşlar, ortamları güzel ışıklandırıp, sebepli sebepsiz kamerayı maymun etmişler, senaryoyu sktir etmişler, zuxxi ahaliside " fransadan gelen bir renk, bir doku!" şeklinde havaya girivermiş nedense direk. Halbuki ben sinemada çok sıkıldım. Fışfış maymunluğunun yanı sıra, ses efektlerinden had safhada rahatsız oldum: Yumruklar, silah patlamaları, düşmeler-kalkmalar hepsi aynı "küüt!" sesini çıkarıyor! Allahın botanikçisi,doğa bilimcisi, çiçekleri böcekleri koklayacağına karate yapıyor, kızılderili suratına sürdüğü iki yağlı boya ile "gaia ile bir oldum, sırtım yere gelmez artık" deyip karate yapıyor... Yapsın, bişey demiyom ben, türlerin birleşmesine karşı değilim ki. Ama burada hiç olmamış be abiler; film türleri kaynaştırmak yerine bir türden diğerine atlıyor, şarkısına elektro gitar koyan Orhan Gencebay'ın "Ben rockçıyım, muhalifim!" hezeyanlarına dönüşüyor bir süre sonra. Halbuki adamakıllı bir "Hayalet Süvari" şekli yakalansa, gizemli bir dedektiflik öyküsü anlatılsa dönem tadlarıyla öpüp başıma koyardım ben... Ama bu yol seçilmemiş, hatta hiç bir yol seçilememiş, her yola az bir girip, sonra geri dönülmüş, ortaya avare kasnak dolanan şaşkaloz bir film çıkmış; 3 saate yakın zamanıyla seyircisine ooeeh! çektiren bir film hemidene. Vaktinizi daha akıl fikir sahibi, ne istediğini bilen filmlere ayırmanızı tavsiye ederim kendi adıma...üff çok uzun çokkkkkkk
filmin bitmesini bu kadar sabırsızlıkla beklediğimi hatırlamıyorum. çok sıkıldım çokkkkkk. herkes yavaşlatılmış sahnelere laf etmiş ama bence filmin tek güzel yani onlardı yani. dövüş sahneleri yani. mark abimin ve güzel dövmelerinin hatırına 4 veriyorum. çok bile.yapmayın gardaşlar....
bu filimle ilgili yapılan yorumları okudum ve sırtımdan çatladım... bi kere gözünü kapatıp otursan yine çekilcek kadar güzel müzikler yapmış elin adamı dikkat eden yok mu hiç? senaryoyu da koy bi tarafa, alt yazısız fransızca seyretsen bile insanı büyüleyen bi sürü sahne vardı be.... aklıma ilk gelen keranedeki rüya sahnesi mesela... bi dali tablosu kalitesinde bi kompozisyondu... bi tek uzunluu konusunda hak veriyom 30 dk kadar gereenden uzundu yaani... ama olsundu... 9 veriyom ben hatta 9.50ısırdım mı koparırım
Film basladıktan sonra hayalet suvariyi izliyormus gibi oldum bir an, bir çok benzerlik vardı. Zaten film genelde bir fransız yapımı degil tam tersine hollywood filmi gibi geliyor. Ozellikle goruntulerde renklerin super ayarlanması, kızılderilin filme kattığı aksiyon ve gizem, senaryonun akıcılığı filmin olumlu yanları. Maymunlar cehenneminden sonra baya iyi geldi.. Filmin eksikleri felan olabilir ama iyi bir film oldugu gercek en azında hic bir turk filminde olmayan saglam bir goruntu yonetmeni var.....
filmi başından sonna kadar "acaba mantıklı bişii mi çıkıcak fantastik mi" diye seyrettim... beklediğimden çook daha iyiydi bence, ki ben filme giderken bile iyi şeyler bekliodum zaten. dövüş sahnelerinin ses efekti bi de o slow motion sahneler harikaydı... bence çok kaliteli valla gidin görün derim. ama giderken alt yazıların yetersiz geleceğini ve çoğu konuşmadan bi mok annamiicaanızı da bilin hane...İyidir iyiiii
İzlemeyen okumasin
Sırf action sahneleri için bile gidilebilecek bir film. Sonlara doğru kızılderili ölünce şimdi kim dövücek bu adamları diye biraz paniğe kapılmıştım. Ama sağolsun Fronsac içindeki savaşçı ruhu ortaya çıkardı. Kızılderiliden geri kalmadı. Kısaca uzun ama iyi bir filmdi.way anasını
yaa ben bu fransızlar adece duygusal insanı aalatan filmer yapar sanırdım.(onnar da iidir ama) sonra taksi 1, 2 geldi ii felan demiştim ancak bu filmi görünce hem görüntü yönetmeninin hem de senaristinin elini öpesim geldi. helalinden bi 9 veririm bu kardeşlerimize.berbat filmler kuşağında bu akşam....
"dünyayı kurtaran adam" sevenler ve fındık beyinliler kaçırmasın. mark nerden abimiz oluyomuş annamadım bu arada...?ne helali be abi saçmalama!!!
yaa abi manyak mısın sen yaa, oturduk 2 saat boyunca geyik yaptık sinema salonunda bi de insanları yannış yönlendirip küfür istiyon galiba, yok arkadaşlar hayatta on mon etmez o filim etse etse 2 eder onu da ben vermiyom ahanda kocaman bi SIFIR!! nihaha acaayyip eğlendim :) anaaa sıfır yokmuş neyse 1 verdim o zaman :))iidii bea
walla bence bayaa iiydi ya film zevkli ve sürükliciydi taam bazı yerleri baymaya yöneltti ama genelde iyiydi. 1 de canawar olayının yürüyüşleri felm hareketleri 1 az daha ii yapılsaydı 1 az yapmacık gibi geldi oralar o da düzgün werseedi +puan alırdı beaben de olsa
Barıs abimin cok gusel bi lafı vardır. Clint Eastwood icin soylenmis bir laf. "abi bu karizma bende olsa ankarada goturmedigim kız kalmaz diye" hah iste. o film bu insanı ihtiva ediyor. film nefis, zat nefis. ha tek bi sıkıntım oldu filme dair: o da sinema kotuydu.dumur..
cidden dumur oldum.. iimi desem kötü mü desem, ne desem allamm.. ne kadar absürdlükler içerse de, yine de güzel olmus.. ayrıca mark dacascos süfer gözüküyodu, assında 7 vercektim ama markın hatrına 8 olsun hade ;}Son derece enfes
Filmin konusu güzel, kamera çekimleri mükemmel. Tek eksi puanı uzun olmasından alıyor. 9 !Çooooook Sağlam
Valla arkadaşlar film daha kendini ilk 5 dakikada belli ediyor.. çok fena karizmalı, sadece gözleri görünen (bkz. Filmin Afişi) iki şahıs aman allahım ve sonrasında gelen deli bi dövüş sahnesi fazlasına gerek yok valla ben çok beğendim ama 10 almayı haketmiyor... Yaratık daha iyi olabilirdi... izlenmeye değer..Bir Fransız Filmi Bu Kadar mı Güzel Olur?
Hollywood yapımı olmayan filmlerden pek haz etmesem de, yiğidi öldür hakkını yeme kardeş: bu film gerçekten çok iyi. Hareket, heyecan, aşk, ihtiras ne ararsan var bu kadar olur. 10 çakacaktım ama onu Starwars'a saklıyorum. Gidin görün ekonomi canlansın.kus kus film bitmedi....
bu kadar birbirinin benzeri kareyi ardarda getirip film yapmış gavur!hatırladıım şey daha çok fosforlu saatimin yelkovanı oldu çıkınca. filmden ne bişey anladım ne de anlamak istedim... tek anladıım bi film hakkında fikrin yoksa sırf yanındaki istio die gitmiycekmişsin!selamlar
bu filmi izledim ve cok korkunc olduqu icin sevdim En esasi Mark Dakaskas gibi bir oyuncunun oynamasi cok iyi oldu.Fransadan adam çıkarmış!!
son zamanlarda gittiğim en iyi filme şapka çıkarıyorum bayıcı Fransız filmlerinden tecrübemizle tırsarak gittiğimiz filmden mest olarak çıktık. muhteşem aksiyon sahneleri, süper mekanlar,inanılmaz müzikler, harika çekimler daha ne diyeyim, beğenmeyenler ya uyuyakaldı yada filmden anlamıyorlar. her sinemaseverin hoşuna gidecek bu filme kesinlikle gidin vaktin nasıl geçiğini anlayamıyacaksınız. Kötü çeviriden bir puan kırmak zorunda kaldım yoksa kesinlikle ONBu filme haksızlık edildi
öncelikle herkezin zevklerine ve fiklirlerine saygım var ama burada yazan arkadaşların bir çoğu haksız etmiş diyorum, öncelikle bu fransız filmidir diyip yaklaşan arkadaşların yorumları gayri ciddi, ve bunun türk filminden ne farkı var diyenler ise çok yüzeysel hangi türk filmi bunu yanında kıyaslana bilirki yani??? Bence her film kendi alanında değerlendirilmeli bence kötü yorumların tek nedeni bu arkadaşlar filme girerken bu film umdukları gibi çıkmadı. Bence film çok güzeldi. Canavarlar ve canavar insanlar, ve kardeşlik.