Önyargı kötü imiş...
İzlemeyen okumasin
Bu filmin fragmanlarını ilk gördüğümde "birileri Andy Warhol'u kıçıyla dinlemiş" demiştim...
"Gün gelecek herkes 15 dakika için ünlü olacak" sözünü "Amerika'yı avrupalı bezavangların ünlendiği kıytırık bir ülke mi yapacağız" gibi salakça bir propagandaya çeviren,modern bir Rocky çeşitlemesi olacağını düşünmüştüm...
Gitmemeye de karar vermiştim;"Robert DeNiro iyi oyuncudur,ama hep iyi filmleri seçmez" demiştim...
Sonra bir arkadaş aradı,"kalk" dedi,"sinemaya gidek!"."Hangi film?" dedim,"fiftiin minits"
Olmaz,dedim,tavır koydum o filme...
"Zikdirtme tavrını",dedi,ikna oldum.Ama param yoktu,
"yaparız bi güzellik,marak etme sen" dedi...
Beleş film diye tavrımı değiştirdim,görelim bakalım dedim...
Gittik gördük,dedik ki,bu yıl izlediğimiz filmler arasında kesinlikle en iyisi...
Yönetmen gerçekten çok çok iyi;David Fincher'ın filmlerine has,tedirgin edici bir gerilim yaratmayı,ve bunu enfes görüntüler,uzun zamandır hasret kaldığımız işini bilen kamera hareketleri ve açıları,hızlı ama işin bokunu çıkarmayan bir kurguyla kotarmayı beceriyor...
Burns ile göçmen hatunun yangının ortasında kaldıkları sahne,DeNiro'nun ölüm sahnesi,şehrin üzerinde dolanan kamera,Burns'ün Emil'i köprü altına götürdüğü sahne (adaleti kendi eliyle sağlayan amerikan sağ ideolojisini western maçoluğuyla karikatürize eden,ama ateş etmeyi beceremeyen,korkan iyi adam tipiyle klişeyi ters yüz eden enfes bir sahne),(klişenin buruk bir şekilde gerçekleştiği) final sahnesi yönetmenin enfes yönetimine birkaç örnek sadece...
Bu filmden anladım ki önyargı harbiden kötü bişey imiş...Muhakkak izleyin,sinemaskop değilken aynı zevki vermez kesinlikle...
Puan: 8