Önemsiz ve geyik şeyler yazıcam okumama hakkına sahipsiniz
- dedim, ve işte bakın bi çoğunuz sırf bu yüzden okumaya devam ediyosunuz. Peki burdan nası bi sonuç çıkarabiliriz? İlginçlik iyi bişeydir, insanlara daha kolay ulaşır, ilginçlik insanları çeker. Efenim filmimiz de bi hayli ilginçççç ... Bakın böyle deseydim bayaa güzel bişey yapmış olurdum, ilginç kelimesini kullanarak güzel bi geçiş olmuş olurdu, hatta sonra TRT den metin yazarlığı teklifleri bilem gelirdi. Ama ben böyle demiycem, çünkü filmimiz pek de ilginç diil aslında. Ama bakın ben yine de sizi oyuna getirdim, yalan söyleyerek te olsa harikulade geçişimi yine de yapmış oldum. TRT den metin yazarlığı teklifleri yine yağmalı yani. Zeki miyim neyim, yoksa salak mıyım, anlamadım.
Bi kere filmin başında şu annenin küçük oğluyla kurmayı başarmış olduğu diyalog gözlerimi yaşarttı (çocuk büyüyünce bozulsa da). Kısır değil isem ve bi gün çocuğum olursa ben de buna benzer bi ilişki isterim ufaklıkla aramda. Öte yandan, aynı annenin genç kıza davranışı ortaokul yıllarımda iken "Kenibıl Korps" albüm kapakları ve özellikle "adiktid tu vajinıl skin" isimli parça yüzünden başıma gelen "tedirgin aile-asi çocuk" diyaloglarını hatırlattı bana. (süper cümle oldu, TRT bak neler kaçırdığını görmüyosun). Bu olaylar filmin ilk 15 dk. sında geçmektedir. Gerisini için atasınız bi 2 milyon kayme, anlatayım. Veya gidin sinemaya 3 milyon bayılın, kendiniz görün. Bu koca yazı genel itibariyle adam gibi tek bi anafikir içermese de, bakın bu son cümlede derin bi anlam gizli: filmi tavsiye ediyoruuuum.
Küçük velede de acaip imrendim, yani n'oolurdu ben de "ayrın meydın" a ya da "savateyc" e roodi olsam, "heeeeyyy, roooooock" muhabbetleri çevirsek kendi aramızda. Müziğin felsefesini felan tartışsak. Olmadı işte. İçimde kaldı. Ama bakın zamanında "dude" a özenmemiştim metalika'ya roodi olsam diye. Demek ki neymiş? Filmin işlenişi psikolojimiz üzerinde önemli etkiye sahipmiş. Yüzyılın tesbiti gibi gördüm bunu şimdi birden... tamam geçti.
Valla ben böyle diyorum, bakalım yerli bir sitemiz ne demiş (muhtemelen imdb den çeviridir bu da): "rock müzik dünyasını konu alır gibi gözükmesine karşın filmde çok daha fazlası var. 70'lerin başında idealist bir çocuğun müzik dünyasına girerek annesinin koruyucu şemsiyesinden çıkıp kimliğini keşfetmesini, vs.vs. anlatıyor". Ben geri dönüyorum: amacı buysa filmin, bu açıdan başarısız. Kalbi kırılıyo bi iki kere çocuun, bi şeyler öğreniyo ona da tamam ama ben bu filmi bu şekilde algılasa idim sevmezdim. Ama sevdim. "The war is over, they won. And they will ruin rock'n roll, and strangle everything we love about it" diyince içimde hakkaten bişiiler koptuğu için, müzikle fazlasıyla sevişmiş olduğu için sevdim. Zamanında şahsen Zeplin konserlerinde tepinmiş gibi konuştuğumun farkındayım, tepinmedim aslında, ama duygusal adamım ben, elimden bişey gelmez. Tamam çok daha güzel çekilebilirdi, yanlış yönetmene denk gelmiş diyip geçiyim.
Hayatlarını "Led Zeplin-Blek Sabat-dı Dors" ikizkenar üçgeninde geçirenler (üçken ikizkenar çünkü Zeplin kısmısı daha uzun) orgazm olmak maksadı ile, diğerleri de güzel bi film olmasına binaen görsünler... keyifli. Yani aslında meraklısı için çok iyi yani, ben meraklısıyım mesela. Bu yazı da nası oldu da bu kadar uzun ve boş olabildi, incelenmeli bu konu. Aslında o kadar da boş değil bi sürü önemli nokta var dikkat ederseniz. Bi hafta sonra bi yazı daha yazcam, "iki yazı arasındaki 142 farkı bulun" diycem. Ben sarhoş muyum? Naaaa.
Puan: 7