Öykü
William, Notting Hill kasabasında bir kitapçı dükkanının sahibi. İşleri mümkün olan en üst düzeyde kesat. Boşanmasından bu yana da aşk hayatı diye birşey onun için söz konusu değil. Bütün bunlara ek olarak ayaklı felaket bir ev arkadaşına sahip. Feci durumda.
Bir gün mağazasına dünyanın en güzel kadını kabul edilen, en beğenilen oyuncu Anna Scott giriyor. Çeşitli gidip gelmeler sonunda "Ulan acaba bunlar samimi olacaklar mı?" sorusunun cevabı, evet, oluyor.
Olmaz demeyin, bal gibi oluyor ve aşk baş gösteriyor. Zamanla birbirlerini daha yakından tanıma fırsatı buluyorlar fakat dünyanın en çok istenen kadını olmak zor olduğu gibi dünyanın en çok istenen kadının sevgili adayı olmak da güç bela bir iş.
Ayrı Dünyaların İnsanları kavramı bir kez daha aşkın önüne çıkmaya yelteniyor.
Notlar:
- Senarist Richard Curtis bazen geceleri yatarken, haftada bir yemeğe gittiği arkadaşlarının evine bir gün yanında Madonna gibi çok ünlü birini getirse neler olacağını düşünürmüş. Filmin senaryosu buradan çıkmış. Merak ettiği ise, kimlerin kuul olmaya çalışacağı, sonradan neler söyleneceği ve yemeğin nasıl geçeceğiymiş.