Sigara İçme
- Şimdi alırsın sigarayı, yakarsın, mis gibi içmeye başlarsın, içersin içersin sonuna gelirsin, dibinde bir santimlik falan tütün kalmıştır, hani artık zevkini de almışsındır, tabi doğal olarak elini küllüğe doğru uzatırsın ki sigarayı söndüresin ama işte o an o içilmemiş son bi santimlik tütüne kayar gözün, lan dersin şimdi söndürürsem yazık olacak, hani parasından da diil de sigarasız kaldığın anlar falan gelir aklına, bunu da içsem mi dersin, iyi de canın istemiyodur, ama ya söndürdükten sonra bi fırt daha isterse canın noolcak, elini geri çekersin, hadi bu son nefes olsun der, bi nefes daha çekersin, hem de şöyle sıkı bi nefes çekersin, artık için rahattır, söndürürsün, tabi kenarda kalan sönmeyen küçük parçalar ayrı bi dert ya, neyse...
- Bazen sigaramızı yaktıktan az sonra fark ederiz ki kültablasını yine kaf dağında bırakmışız. Etrafımıza, özellikle oturduğumuz masaya göz süzeriz. Ne görürüz? Evet boş bir bira ya da kola kutusu. O küçücük delikten özenle silkeriz külümüzü, "cozt" eder kül içine düşünce. Sigaranın bitmesine yakın kutunun üzeri kirlenmeye başlar. Sigara biter, izmarit de aynı delikten içeri. Bu sefer; "cozzzztt". Amma eğlenceli ya! Ama çok pis birisiyseniz ve üst üste o boş kutuyu kül tablası olarak kullanırsanız işin boku çıkar ha! Ona göre.
- Otobüse ya da dolmuşa binerken, sigaradan en uzun son nefesi almak için gösterilen gayreti şaşkınlıkla izlerim.
- Size oluyo mu bilmiyom da ben küllüğü boşaltmak üzere mutfaa götürüyom. Sonra boşalttığım halde onu orda bırakıyom geri dönüyom. Haydee baştan al küllüüü, bi daa gel salona.
- Karanlıkta arabayla giderken hafif aralık camdan sigaranı uzatırsın hani, sonra rüzgar külü uçuruverir ve kıpkırmızı olur sigaranın ucu.
- Gerçek bir tiryakisiniz, tuvalete mutlaka sigaranızı yaktıktan sonra giriyorsunuz. Tamam sigaramızı içtik, külünü de ulaşabildiğimiz lavaboya silktik, daha sonra su tutarak temizlemek üzere. Peki biten izmariti ne yapacağız? Elbette klozetin içine atacağız ama oturuyoruz üzerinde. Ya hassas organlarımızı yakmak pahasına bacaklarımızın arasından atacağız, ya da hafif öne kaykılarak kıçımızın arkasından. İkisi de neşelidir. Cozt!
- Ulan otobüs duraanda her gün gözlerinden yaş gelene kadar bekleten otobüs, keyif sigarası yaktığın gün daha ikinci nefeste uzaktan görünmez mi... Ölürüm, ölürüm.
- Tuvalet sefasının son kısmında, elini yıkarken, sigarayı israf etmek olmaz; ağzının kenarına koyacaksın ama dumanın gözüne girmemesi için açıyı iyi vermek lazım tabi.
- Çok sigara içmişsin yine. Küllük Malazgirt Meydan Muharebesi'nden kesit durumunda. Sen ağzındaki son şövalyene yer ararsın mezbahanın ortasında. Elinle sarı kısmından tutup itiklersin önceden vefat edenleri. Ama ateşini kaybediverir garibim debelenirken. Çakmakla tekrar yakarsın. Yine iliştiriverirsin onu bir nefesten sonra küllüğün kıyısındaki göçük yerine. Eller klavyede. Parmaklar çalışır. Unutuverirsin onu muharebenin ortasında. Elini uzatır ve balinden kavrayıp dudaklarına götürürsün bir nefes için Ve -Ahhh! Yanmaya başlayan pamuk yakıverir dudaklarını. Ve intikamını alırsın başını ezerek yandaşlarının arasında. Belki de daha önce ölen birisinin üstünde can verdirsin ona. Kültablasını boşaltma fikri hiç yoktur zaten aklında...
- Bu anlatacağım enstantane bir ara çok sık basıma gelirdi. Mesela acelen olur, doğal olarak yetişmek için koşarsın ama gerçek bir tiryakiysen maratonda bile olsan yakarsın bir sigara ve koşmaya devam edersin. Sigara agzında, dıgıdık dıgıgık koş babam koş. Tabi bu arada sigara ağzına yapışır. Derken an gelir lam şu sigarayı elime alayım dersin fakat sigara hainlik yapar ve dudaklarından ayrılmak istemez. Çünkü dudak kısmı ıslanmış ve dudaklara yapışmıştır. Tabi bunu her seferinde unutursun. Elini götürürsün sigaraya ve cırttt! elin sigara üzerinde kayar ve sigaranın ucu elini yakar, lanet olsun diyip atarsın sigarayı.
- Abicim, sakız çiğniyorum az sigara içeyim deyu. Sonra sakız da hala ağızdayken bir de bakıyorsun ki sigara yakıvermişsin. Üst damakta metalimsi bir tad; normal bir sakız çiğneme veya sigara içme seansından farklı olarak. Hop sigara tablaya, sakızı çiğne; hop sigarayı al, sakızı hafiften yana kaydır. Tiryakilik işte.
- Ben sigara içmeyen bir gencim. Ama şuna dikkat ettim: Gördüğüm tüm gençlerde bir sigara yakma olayı var. Sanırsın hepsi aynı Amerikan filminin, aynı başrolündeki kişisi olarak sigara yakma sahnesi çeviriyor. Anlatayım: Yürüyen bir kişi ise önce aniden durur (Hafif salınma var). Elini cebine atar (Sigarasını çıkaracak). Sigarayı ağzına koyarken gözler hafif kısılır (Erkek). Sonra çakmağını alır. Derken çakmağı yakar. Sigarasını yakmak için ayak değiştirir (Ağırlığını diğer bacağına vererek yere 15-20 derecelik açı yapar). İki eli ile çakmağı rüzgardan koruyarak sigarasına götürür. Kafasını 30 - 35 derecelik bir açı ile hafif yukarı ve sağ yada sol çapraza alır. Gözler tamamen kısılır (Peh). Sigarayı yakma işlemi bir iki fırt ile tamamlanınca, sigarayı ağzından alır. O sırada yüz ifadesine dikkat edin (Dudaklar iki yana gerilir çok az açıktır. Hifff diye bir ses çıkarır. Bu havayı kısık dudaktan içeri alma sesidir. Artık büyük erkek.) Acaba bilmeden neyin taklidini yapıyorlar dersiniz?
- Yatılı okuldayken sigara çok değerlidir. Bulamazsın. O yüzden 4-5 arkadaş bir sigara içersin. Herkes mümkün olduğunca çok çeker. Ateş ne biçim uzar, hem filtre de acayip ısınır. Yakalanırsan hafta sonu cezası cabası ama gene de ne zevklidir.
- Herkes arasında bir geyik vardır ben istesem bu mereti bırakırım benim iradem kuvvetlidir. Ulan dersin bırakmayı bir deneyeyim nasılsa birgün mecburen bırakmak zorunda kalacağım şimdi neden olmasın. Tabi o sırada sigaranın sonuna gelmişsindir artık aldığın zevk bitmiştir. Sigaranı söndürür bu sondu dersin ve yatağa yatarsın. İçinde de bir burukluk olmaz değil ya 5dk geçmeden bırakamasam da azaltırım diye düşünürsün ve gönül rahatlığı içinde uyursun. Sabah olur kalkarsın alışmışsın ya sabah kahvesiyle bir tane sigara içilir. Dün gece aklına gelir kendine verdiğin söz bir anda ikileme düşersin tabi sonu belli ani bir kararla sigaraya adeta ışınlanırsın. Sigarayı yakarsın ve zehirlenmeye devam edersin. Nasılsa bir gün bırakırım der keyifle bir nefes daha çekersin.
- Sigara içmeye yeni yeni başladığın günlerde sokakta içemezsin bi tanıdık görürse diye. Hep o sokakta, kalabalıkta sigara içme zevkini merak edersin. Aynı olay seyahate ailenle çıkıyorsan da olur. Dinlenme tesislerinde sigaralar ucuca eklenirken senin içini bir kurt kemirir ama baban karşındadır. Sabır sabır.
- Müsrif tiryaki periyodik takiplerle anlaşılabilir: Aybaşı, Camel / Marlboro Ortası, 2001 / Winston / LM Aysonu, Maltepe / Samsun / Harman vs.
- Klozete izmarit atınca sifonu istersen 100 kere çek gitmiyo. Uyuz oluyorum.
- Bilardo oynuyorsun. Yan masadaki hoş hatun direk dikkatini çeker. Karizmayı tamamlamak için bi sigara yakarsın. Ama o da yetmez, şimdi yapılması gereken o sigara ağızdayken atış yapmaktır. Alırsın pozisyonunu tam vurucakken aha duman gözüne kaçar, ıstakayı da çıtlatıp beyazı deliğe sokarsın. İşte sigaranın zararları. Ne karizma kalır ne bişi. Öde hesabı çık ondan soora.
- Sigarayı içtik. E napacaz? Atacaz tabii ki. Ama öyle kolay bi iş değildir. Çeşitli atraksiyonları vardır. İncelikleri vardır. Kendi tecrübelerimden sizlerin de faydalanması için şu aklıma gelen bi kaçını yazayım: A) Açık Mekan Atraksiyonları 1 - Bu en popüleridir. Hala yanmakta olan izmariti baş ve orta parmakla kıstırıp, gözümüzü kısarak, atabileceğimiz en uzak mesafeyi hesaplarız. Dirsekten bükülü vaziyette kolumuzu az geriye çekerek güç alırız veee fırlatırız. Zevklidir. 2 - Dış alanda en çok tutulan diğer bir atraksiyon ise suya veya mazgallara atmaktır. Bu olay için küçük bir su birikintisi veya yakınlarda bir mazgal (Bkz. Izgara) olması gerekir. Su birikintisi daha iyidir. Düştükten sonraki cozz sesi için herşeyimi verebilirim. Su birikintisi mi mazgal mı derseniz, ben suyu tercih ederim. Su birikintisi uzakta ise birinci maddeden faydalanılabilir. Doyumsuzdur. 3 - Kendi yaratmış olduğum bir atraksiyondur. Bitmekte olan sigarayı zarif bir hareketle omzumun üzerinden arkama doğru atarım. Zamanı ve açıyı ayarlayıp ayağımın tabanıyla sigaraya bir tekme atarım (şut mahiyetinde). Tecrübeli değilseniz yapmamanızı tavsiye ediyorum. Zira saçınızı başınızı yakıp bana ana avrat küfretmenizi istemem. Zordur. B) Kapalı Mekan Atraksiyonları 1 - Kapalı mekanlarda çok fazla seçenek yoktur. Genelde kültablası, klozet, pisuvar (yasak olmasına rağmen) en çok kullanılanlardandır. Bunlar yok ise sigara zarifçe (bazen gizlice) yere atılıp ayak ucuyla (böcek eziyormuş gibi) nefretle çiğnenir. Söndüğünden (öldüğünden!?) emin olmak istercesine yapılır bu hareket. 2 - Delikler. Genellikle ağız kısmı açık borular kullanılır ve zaten görürsünüz ki o boruların içerileri sadece kül tablası olarak değil çöp kutusu olarakta kullanılmıştır. Gariptir. 3 - Umarım saksının toprağına izmarit saklayan tek kişi ben değilimdir. Evet arkadaşlar. Son olarak sigaranızı atmadan önce son bir nefes almayı unutmayınız. İçimi keyifli günler dilerim.
- Bazen sigaranı yakarsın, sonra da unutursun. Artık ya sohbete dalmışsındır, ya da bir işe. Sonra en fazla 1-2 nefes çektigin, bitti bitecek durumdaki sigaran ilişir gözüne. "Şunu söndürmeden bir nefes daha çekeyim" dersin ve asılırsın. Yanan süngerin iğrenç tadı ağzına dolar. Küfrederek yeni bir sigara yakarsın.
- Asırlardır sigara içen tecrübeli profesyonel amcalarımız ve dedelerimiz, bir kaç fırt çektikten sonra iyice uzayan ve artık yerinde duramayacak gibi gözüken külü niye ısrarla silkmezler? O kül o kadar hareket etmelerine rağmen niye düşmez? Bende niye hemen düşer? Neyse ki sigarayı bırakmışım öf.
- Sigara yaktıktan sonra ilk nefesi sigaranın ucuna üflersin ve yandığına iyice emin olursun. Güzeldir.
- Lisede tuvalette içtiğim sigaradan aldığım keyfi şu an alamıyorum. Tuvaletin içine 3-5 kız girerdik. Elde tek bir sigara. Tabi o sigaranın adı da orospu sigarası. Ne külü silkebilirsin, ne de içtiğinden birşey anlarsın. Olsun ama ya var mı bundan zevklisi.
- Kızlar ve erkekler sigarayı değişik tutar. Kızlar parmakların ucunda, erkekler ise pamakların ele kavuştuğu arada. Bu erkeklerin sigara içerken daha derin tiryaki izlenimi vermesine sebep olur ki bu yanlış bir görüntüdür. Tiryakiler bilir, gece vakti sigarasız kalma korkusu vardır. İki üç saat sonra yatacaksınızdır ve pakette 5-6 sigara kalmış. Paket ful olsa 5-6'dan fazla içmezsiniz aslında o sürede, ama paketin bitebileceğini bilmek insanda garip bi stres yaratır. Tiryaki kişi yanındaki kişi sigara içiyorsa dayanamaz. İki dakka önce söndürmüşse bile yakar bi tane. Bu yüzden herkesin sigara tiryakisi olduğu ortamlarda eğer ilk sigara aynı anda yakılmamışsa, veyahut birisi daha çok sigara içiyorsa, 10 misli sigara içilir. Bunu matematiksel olarak en çok sigara içen kişinin katsayısında buluşma durumu olarak açıklayabiliriz. Son olarak aklıma evde kibritsiz ve çakmaksız kalıp sigarayı ocaktan yakma tribi geldi. Hele ocak gazla değil elektrikle çalışıyorsa oldukça çaba gerektiren zavallı bir durumdur bu. İki olasılıkta da kaşınızı saçınızı yakma durumu vardır, ama bu riske değer. Bi de ben sigarayı bitirdikten sonra bi o tarafa bi bu tarafa kültablasını tarayarak söndürenlere kıl olurum. Bastır gitsin kardeşim. Bu kişiler tırnaklarını karatahtaya sürterek hepimizin içini kaldıran kişilerle aynı soydan gelir.
- bitmiş paketi buruşturup atarken içinde bir tane daha kaldığını farkettiğiniz o an. işte heyecanın büyüğü. garip bir tedirginlikle paket düzeltilir. içinden tek sigara itinayla çıkartılır. kırılmamışsa muzaffer komutan edasıyla sırıtılır. ve mutlaka o an o sigara yakılır. ama bi de kırıldıysa. öfff. gitti cillop gibi sigara. matem anı.
- Her sabah kalktığımda tuvalet faslına girmek için elime bi sigara alma saplantım vardır. Banyoya önceden saç baş veya banyo münasebetiyle girmiş bile olsam geri çıkar, odama girer ve alırım sigarayı. Hele bi de acil tuvalet durumu vardır. Ancak ne olursa olsun kutsal bi görevdir tuvalette sigara içmek. Koşturursun odana alırsın sigarayı eline ve doğru klozete tünersin. Vücudun o yükü atamamanın verdiği sabırsızlıkla titrer ancak sen inatla zaptedersin onu, taki sigara yakılana ve bir fırt çekilene kadar. İşte o an çifte mutluluğu tadarsın. Muhteşemdir diyemeyeceğim ancak çok hoştur. Tavsiye eder miyim, işte onu yapamam çünkü psikolojik bi bozukluk vardır mutlaka bu huyda, sigarasız tuvalet faaliyetlerini yerine getirememe gibi.
- Hani sigara içen birine gidip ateş istersin, o da sana elindeki sigarayı uzatır, ama uzatmadan önce şöle sigaraya pıt diye vurup ucundaki külü düşürüp öyle verir ya. İşte ben o insanları çok severim.
- bazen sigarayı çakmagı tam yaklaştırmadan yakarsın ya hafif alttan, yanmaz yanmaz bi anda kırmızı olur ucu, bayılırım.
- sigaradan ilk nefesi çekersin, sonra onu burundan verirken bi başka nefes daha çekersin. kralsın vallaa. biliosun sigara içmeyi.
- ışık azlığından ya da salaklıktan başa bol gelir sigarayı tersinden yakma. filtreyi koparsan bişeye benzemez. ama makas varsa ucu az kesilip içime devam edilir. bu olaya en çok parlament'te rastlanır.
- Yapacak daha iyi işi olmayan kimi şahıslar, sigarayı basit bir şekilde içmeyi içlerine sindiremediklerinden olsa gerek, sigarayla yapılabilecek türlü çeşit gereksiz atraksiyonla uğraşırlar. Önce ağızdan daire şeklinde duman çıkarmayı öğrenirler (Beceremedikleri zaman havanın rüzgarlı olmasını bahane ederler). Sonra dilde sigara söndürmekten, sigarayı tersten üflemeye, kibriti çakmak gibi yaktıktan sonra tükrükleyip tavana yapıştırmaktan, ağızdan verilen dumanı burundan çekmeye kadar türlü çeşit lüzumsuz şebeklik ile gösteriş yaparlar. Ayrıyetten bu şahsiyetlerle sigara içtiğiniz bir ortamda sigarayı parmaklar arasına sıkıştırıp eli yumruk haline getirdikten sonra aradan çekmekten tutun da nefesini vermeden 5-6 kere üstüste çekmeye kadar türlü "sigarayla kafa bulma" yöntemlerini öğrenebilir, bilmeyenlere öğretebilirsiniz. Sen nerden biliyon bunları demeyin; özeleştiri önemlidir.
- Gece arabayla giderken sigaranı camdan atarsın ve dikizden yere düştügünde her yana saçılan korunu görürsün, zevk verir.
- Yürürken yere attığınız sigaranın üzerine basmak için yapılan adım hareketleri kasıcıdır. Eğer bu işi yaparken adımınız bozulmamışsa deneyimlisiniz demektir.
- Sigarayı yanan ucuna yakın bir yerinden tutup avuç içinde, kalabalıkla arasına vücudun girecek şekilde saklama olayı enteresandır. Kışın soğuk havalarda da biraz olsun sağ eliniz ısınır sigaranın ateşiyle, bu da olayın hesapta olmayan bir sonucu.