Mahalle Maçı Adamları
- Erkekler o eski mahalle maçlarının heyecanını iyi bilir. Oyuncular arasında diğerlerine nazaran daha karizmatik, sözünü geçiren, kodummu oturturum bir tip hep var olmuştur. Takımları düzenler, kimin nerede oynayacağına karar verir, en şişman ve kabiliyetsiz olanını kaleye geçirir, ya da geride durmasını, gelen toplara "Ya Allah" ederek vurmasını emreder. Bu tipler bir ordu yönetiyormuş gibi takımlarını, ve hatta maçı yönetirler. Hata yapan herkese bağırır, insanı maç yaptığına pişman ederler. Kendi takımından biri faul yapmışsa ve oyun devam etmişse, "adamın devam etti oğlum" demeleri bu tiplerin en belirgin özelliğidir. Bu tiplerle maç yapmak Reha Muhtar ile röportaj yapmak gibidir.
- Bi de bu çoluk çocuğun kendi aralarında kurdukları mahalle takımlarının teknik direktörlüğüne kendini atayan 35-45 arası herifler vardır. Fatih Terim komplekslerini sümüklü çocukların takımları üzerinde gidermeye çalışan bu fırsatçılara izin vermeyelim. Ne işin var senin o yaşta onca çocuğun arasında, git balık tut veya ne biliim tavla oyna. Git yaa...
- Mahalle maçı adamlarının bir tribi de oyuncuların adlarını kısaltarak söylemeleridir. Örn: Saddettin-Sado, Levent-Levo, Adnan-Ado v.b. Tabi bir de fiziksel özellik kısaltmaları var: Esmer tiplere, Arap; sarışınlara Sarı, vb...
- söz konusu adamlar, hakemle sürekli tartışıp, eğer şartlar uygunsa verdiği kararlar için hakemi dövebilirler. az önce dövdükleri hakem, lehinde bir karar aldıysa ve karşı takımın oyuncularınından biri hakeme itiraz ediyorsa, "hopp hakem var hoca, at şunu yaaa." diyebilirler.
- Avantaja bıraktık be olm...
- Penaltı olur. Penaltıyı yiyecek olan takımın babası, saf kaleciye "Sen çık, ben geçecem." komutunu verir, binbir hırsla kaledeki yerini alır. Bir kere olsun kurtaramamıştır, kurtaramaz ve kurtaramayacaktır.
- Hayyııır geçmesin o adam kaleye çift penaltı olur sonra..!
- Bu adamlar iki dişinin arasından tüküren ve tükürürken de SSSSTTT diye ses çıkartabilen yetenekli kişilerdir.
- Kendilerine ünlü futbolcu ismi takarlar. (Bizim zamanımızda herkes Maradona, Prekazi, Tanju olurdu; yaşlıyız biz.) Oynarken de bir spiker edasıyla "Maradona! Rakibinden sıyrıldı..." şeklinde maçı anlatırlar.
- Maç başlayalı 20 dk. olmuş, takımınız son golle beraber 3-0 yenik duruma geçmiştir. İşte tam bu anda mahalle maçı adamı sahneye çıkar ve "Hadi abi başlıyoruz!", "Hadi tamam yok bişey." gibi sözlerle takımı gaza getirdiğini zanneder. 10 dk. sonra takım üstüste 2 gol yediğinde bile adamımız performansından bişey kaybetmez; "Hadi beyler şimdi başlıyoruz, başlıyoruz abi, harbi!"
- Bu adamlar her halı saha maçında soyunma odasının köşesini kaparlar. Daha doğrusu kapmazlar, orası hep onlarındır nedense...
- topu 5 saat ayaklarında tutar, soora alakasız bi şut çeker, siz kızınca da olm ortaydı valla derler.
- Bazıları gider Sirkeci'den gerçek Nike ya da Adidas marka yabancı bir takımın formasına dünya para verirler. Sonra maçta giyerler, 15 dakka oynayıp çıkarırlar, maça çıplak devam ederler.
- Gol yendiğinde çok sinirlenip kaleciden topu alıp tek başına gol atmayı çok denemişlerdir ama ne fayda.
- Bu adamlar kendi takımları gol yediğinde kaleciden büyük bir hırsla topu alır ve hızlıca göz göre göre rakibin üstüne topu sürerler [ sanki geçicek ] sonra baktı kaptırıcak hemen "OLUM SANTRA YAPCAZ !!!.." diye bağırırlar. Santradan sonra da hemen çalıma girer kaptırırlar ve bu sefer arkadaşlarına dönüp ellerini kaldırır ve "YA OLUM HİÇ YARDIMA GELMİYOSUNUZ" diye bağırırlar.
- size pas atmayıp herkesi çalımlamaya çalışırlar. maçtan sonrada "olm köpek gibi koştum daha napıyım. biraz da siz koşun." be salak top hep sende biz koşsak ne olacak?