Öykü
Libby'nin, kocası ve oğluyla bezenmiş şahane hayatı bir tekne gezintisi sonucu felakete döner. Libby, ikinci balayı tadında çıktıkları bu tekne gezintisinin sabahında uyanır bir de bakar ki yatak kan revan içinde, kocasının yerinde yeller esiyor. Yetkililer Libby'i kaptıkları gibi hapishaneye gönderirler. Kadersiz Libby ne yapsın, en yakın arkadaşından oğlunu evlat edinmesini ister.
İyi arkadaş Angie çocuğu evlat edinir ve sır olur gider. Libby hapiste deliye döner. İki kader arkadaşının yardımıyla Angie'nin, oğlu ve ölü olması gereken kocası Nick ile birlikte San Fransisco'da yaşadığını öğrenir. Kader arkadaşlarından Margaret, kocasını öldürmenin artık suç olmadığını, zaten cezasını çektiğini ve iç rahatlığıyla bu defa gerçekten kocasını öldürebileceğini anlatır Libby'e.
Altı yıl sonra Libby şartlı tahliye olur. Fırsatını bulur, peşine verilen gözetim memuru Travis'i atlatarak koşar kocasını öldürmeye. Travis de gözü pek bir memurdur, tereddüt etmez kovalamaya başlar.