Öykü
Leo Beidermann herşeye burnunu sokan bir velettir. Bir gün teleskopuyla ront yaparken gökyüzünde bir cisim yakalar ve bunu fotoğraflar. Dünyaya doğru hızla bir göktaşının yaklaşmakta olduğunu, bunun Halley gibi geçip gidip gönlümüzü eğlemeyeceği anlaşılır. Halk geleyana gelir. "Rasathanelerimiz uyuyor mu? Bu velet olmasa bu göktaşını göremeyecek miydik? Hani Nasa?" gibi tepkilerle sokakları doldururlar. Sorun büyüktür; göktaşı kısa zaman sonra dünyaya çarpacak, her yeri tarumar edecektir.
Plan yapılır: Bir uzay aracı ile göktaşının yanına gidilecek, köküne kibrit suyu, diyerek imha edilecektir. Uzay aracını kullanacak kişi emekliye ayrılmış astronotlardan Tanner'dır. Tanner önceleri "Baba nicedir uçmuyorum, unutmuşumdur." diye nazlanır. Amerikan Başkanı sırtını sıvazlar ve babacan bir tavırla "Hadi koçum, bu bisiklete binmek gibidir. Asla unutulmaz. Hadi güzelim." diyerek onu ikna eder.
Artık zamana karşı bir savaş başlamıştır. Dünyanın kaderi resimde gördüğümüz sevimli Amerikalı'lara bağlıdır.