Acayip çizgi filmdi canım! He-Man denen yaratık gerçek yaşamında Clark Kent misali takılan Edım adında bir prens oğlandır. Şaklabanı Orko ve kendisi kadar tırsak kaplanı Titrek ile beraber Eternia Sarayı'nda gününü gün etmektedir. Ne zaman ülkede işer ters gider, bir kahramana ihtiyaç duyulur, bu Edım; "Abi ben bi sigara alıp geliyorum" gibi bahaneler uydurarak dağlık taşlık bir araziye gider, kılıcını yukarı kaldırır ve şu efsanevi cümleyi söyler:
"Gölgelerin gücü adına. Güüüç bende artık." Bu özlü sözlerin ardından şimşekler çakar, gök yarılır, kendisi süper bir savaşçıya, titrek ise yüzünde maske olan deli bir kaplana dönüşür. Artık Edım, "Hi-Man"; Titrek ise "Atılgan" olmuştur. Kaplanda neden maske olduğu sorusuna cevap verebilen bir kişi o dönemde çıkmamıştır. Ülkedeki huzursuzluğun sebebi mutlaka, illede, herzaman İskeletor'dur. Çok ünlü bir karakterdir kendileri. Dilimize yerleşmiş olan "ibnetor" kelimesinin bile buradan türemiş olabileceği rivayet edilir. He-Man İskeletor'u her bölümde paso hırpalar, tartaklar. Bir kerecik de o eşşek gibi kılıcı kafasını uçurmakta ya da bir tarafına monte etmekte kullanmayı akıl edemez. İskeletor da her bölümde uzağa bırakılan kedi gibi maceraya döner. Her bölüm, sonunda Orko'nun çıkıp; "Bu bölümde tam bir dallama gibi davrandım. Generalin sözünü dinlemedim, başımız bitten götümüz sitten kurtulmadı" deyip günah çıkarması ve mesaj vermesi ile son bulur.
Hepimiz nefis bir yarım saat geçirmenin verdiği mutlulukla televizyonun karşısından ayrılıp, odamıza gidip, kapıyı kapatarak elimize bir cetvel alır, yukarıya kaldırır ve o özlü sözleri söylerdik. Annemizin cart diye kapıyı açması ve "Aman da benim oğlum Hiimen olmuş" demesiyle kahramanlık karizmasının tükenişine üzülerek, mal gibi yemeğe oturmaktan başka çaremiz kalmazdı.