Telefon
- Ahizeyi hep aynı şekilde kaldırıp, yerine koymama rağmen o kordon neden düğüm olur ve ben kambur durarak konuşmak zorunda kalırım hiç anlamam. Kaderime razı olurum biyerden sonra.
- Ciddi bir yeri aradığımda (iş yeri, okul idaresi v.b.) karşı taraf sanki beni görecekmiş gibi dik otururum. Karşımdaki şahsa saygı icabı. Şu protokol yok mu insan telefonda konuşurken bile rahat olamıyo, yoksa tek ben mi böyle davranıyorum?
- Kabloyu düzeltirken bakarsın ki arada bir yerde kıvrım bozulmuş, ama nasıl? Yok ki buna sebep bir şey. Baştan çevir evir, bi türlü tekrar spiral olmaz o artık. İğrenir, kullanmak istemezsin o kabloyu. Kabus olur boynuna dolanır geceleri.
- Gecenin anlamsızca geç bir saatinde telefon çalınca eşimle birbirimize bakakalır ve kim acaba deriz. Kalk aç kardeşim. Tahminde bulunmaya ne gerek var?
- telefon konuşmasının sonuna doğru giderek telefona doğru eğilme vardır. eğilirim, eğilirim, şansım varsa burnum cihaza değmeden önce "tamam, ben de, olur, hadi görüşürüz, olur tamam sen de selam söyle" şeklindeki kapanış sözlerini söylemişimdir.
- Heleki o dolanmış kabloyu fark etmeyipte çalan telefonu haldırt diye kaldırma gafletine düşersen ahizeyle beraber telefon da geliverir!
- O kabloyu düzeltmek gayet eğlenceli başlasa da sonu boyunuzun uzunluğuna göre stres dolu bitebilir. Kolunuzu kaldırabildiiniz kadar kaldırıp ahizeyi ucunda sarkıtıp fır fır diye dönmesini seyredip mutlu olursun ama benim gibi çok uzayamamışlar bütün kordonu uzatamadıkları için olayın sonuna gelince stres olurlar, kablo düzelmez, hevesiniz kursağınızda kalıverirsiniz, karışık kablolu telefonunuzla.
- mutlusundur, o gün barışmışınızdır akşam arayacaktır seni; akşam olur hala mutlusundur, ve telefon çalar, işte o an dersin, koşarsın koşarsın ki annenler senden önce açmasın, açarsın telefonu, bağırırsın evdekilere tamam beni arıyolar diye ama bakarsınki telefondaki teyzen, birden üzülürsün içten içe, acaba aramıyacak mı, iyiyim teyze hadi annemi veriyorum; o gün işte herkez arar ama o aramaz, o da arar ama herkezden sonra, sevinirsin konuşurken.
- Yemekte balık falan gibi elle yenilen bişey varken telefon çalar. Ahizeyi kirletmemek için iki parmakla tutulup omuz ve kulak arasına sıkıştırılır. Bu sırada annenin oolum düşürceksin sonra ararsın feryatları duyulabilir.
- ay balığı elle mi yiyosun! çok ilginç. benim gıcık olduğum ise tam karizma bi şekilde yeni erkek arkadaşınla konuşuyosundur içerdeki paralelden annen açıp "alo alo" şeklinde feryat eder. karizma sıfırlanmıştır. ne yapsan boş artık.
- Tam biriyle konuşurken falan hat kesilir. Biri "dur belki beni arıyordu" diye bekliyorsa kesin karşıdaki de aynı şekilde beklemektedir. Eğer biri hemen tekrar arasa diğerini, mutlaka diğeri de onu arıyordur. 10 dk sonra olay birinin dayanamayıp aramasıyla sonlanırken, arayanın ilk sorusu "neden hemen aramadın?" veya beyanatı "hemen aradım meşguldü" olur.
- telefon burnunun dibindedir, bi kere çalar ama sen bi daha çalmasını beklersin. niye?
- ev kadınları telefon çalınca "geldim geldiim" diye gitmezler mi yanına? hatta bazıları abartıp "patladın di mi, boyun devrilsin" diye söylene söylene açarlar.
- Ben o kabloları alıp parmağıma dolardım. Ama parmaklarım onların çapından büyük ya uyuz oluyorum. Ben üst halkayı parmağıma geçirince alttakinin şekli bozuluyor ve amacıma ulaşamıyorum. Sonra serçe parmağım imdadıma koşuyor. Onu mumyalayabiliyorum. Hehe!!
- telefonun kablosu almak istediğin şeye uzanmanı engeller de şekilden şekile girersin ya...
- Amerikan filmlerinde upuzun kordonlu telefonlar vardır. Her görüşümde merak ederim ulan onlar dolansa millet altından nasıl çıkar diye...
- bazen birisiyle konuşurken tam sonlandırma cümleciklerinin yarısında karşı taraf kapatır ve etrafının kalabalık olduğunu gören sen karizma sıfırlanmasın die karşı taraf kapatmış olmasına rağmen veda sözcüklerini bitirip telefonu kapatır gibi yaparsın ve içini bir hüzün kaplar. yazık.
- bir yerden bekleniyorsunuzdur, gecikmişsinizdir, bekleyenler sizi evden arar, açarsınız, "çıkmadın mı" diye sorarlar...
- - Olduu hadi görüşürüz - Olduu Ne oldu ya?
- çok işim var tipleri vardır ki bunlar şöyledir: şimdi tam sana birşeyler anlatıyodur ve telefonu çalar. seninle konuşurken telefonu açar ama hemen alo demez karşı taraftakinin 3-5 saniye sana söylediklerini duymasını ister ve meşgul adamım ben mesajını veriverir. Örnek: - siz şimdi çarşamba günü (cülülülülülü - açar) faturayı adama götürün ve tahsil edin bir zorluk çıkarsa beni arayın. aloooo!
- Hani o eski telefonlar vardır ya, genelde dedelerin olur. Numaraları tek tek çevirirsin. Birini cepten aramaya kalkarsın, bi saatte çevirirsin numarayı. Meşgul tonunu duyarsın. Yıkılırsın. Dedene basarsın küfrü.
- çok önemli saygı duyduğun biriyle gayet resmi konuşurken ebevenlerinden biri "kısa kes belki biri arar!" der, veya ismini söyleyerek bağırır; "daha hala konuşuyo musun?". Ve en güzeli işleri olmadığı halde bulunduğun odaya sortiler, derin nefesler çekerek...
- Konuşurken birden kesiliverir telefon, konuştuğun kişiyi bir daha arar ve "hoca telefon kesildi konuşurken" dersin. Böyle söylersin ki bilsin adam telefonun kesildiğini. Kendi kendine kavrayamaz çünkü olayı..
- ''Abi sesin kesik kesik geliyo''
- 5 numaralı tuşun üzerinde çıkıntı vardır. Hep merak ederdim "bu neden acaba?" diye. Meğersem körlerin numaraları daha kolay çevirebilmesi içinmiş.