Biberleyelim

  • Süper bir şeydi. Sadece tek bir hikayeden oluşan, devamı falan olmayan bir çizgi filmdi. TRT akşamüstleri bişey bulamadığı vakit cart diye bunu sürerdi ekrana. Bir beyzbol topunun hayatı işlenirdi. Beyzbolcular "Haydi şunu biberleyelim" diyerek bu topu birbirlerine atarlardı. Zaman zaman canı yanardı minik topun. Çok önemli bir maçta, çok önemli bir oyuncu tarafından sahanın dışına atılması ve imzalanıp özenle saklanması ile biterdi. Çok severdim çok. Okulda bizden daha zayıf kişileri ele geçirmek ve "Şunu biberleyelim ha ha ha" sesleriyle birbirimize atmak gibi ayıca bir eğlence sağlamıştı bizlere. Seni hiç unutmayacağız minik top.
    zuxxi
  • Minik topu ben de çok severdim. Maalesef TRT onu cart diye yayına soktuğu için, cart diye de yarıda kesme hakkını bulurdu kendinde.
    e-mosh
  • Koca bi çuval içinde toplar dolu, karanlıkta sadece gözleri gözüküyo. Bir el giriyo çuvalın içine, taaa en altlardan bizimkini seçiyo, o zaman başlıyo hikaye.
    ren_geyigi
  • Piskopat seyirciler vardı. Topun ısrarla parçalanmasını, patlatılmasını isterlerdi. Hele koca burun delikli bi tip vardı ki ben şiddetle nefret ederdim.
    AK1881
  • sonuna doğru bizimki, anılarını ve işinde kariyer yapmış, eskimiş topları anlatırdı. hiç unutmam ekran sağdan sola doğru gelmeye başlardı yavaş yavaş. bi top vardı orada patlak şekilde. onu ne zaman görsem üzülürdüm ben.
    |||nokta|||
  • Biberleyenlerden biri bacağını öyle bir kaldırırdı ki, ayak havaya bakacak vaziyette yere dik pozisyona gelir, adam da 90 derece çevrilmiş T harfi şekline girerdi. Çok ilginçti. Uzuun zamanlar boyunca okulda birbirimize silgi bile atacak olsak, "Biberleyelim" deyip bir bacağımızı kaldırıp atmayı denerdik. Sonradan balerin olanlar hariç hiçbirimiz beceremedik.
    Loverdose
  • Çizgi filmin sonunda bizim kahraman top kendisine sert vurup stat dışına atan beyzbolcu tarafından poposuna atılan imzayı gösterirdi ve yanakları kızarırdı. Zanımca poposunu gosteriyo diye utanırdı. TRT hep diziyi stada gelme aşamasında keserdi. Yine zanımca o sürede kopan program bantını yapıştırmış falan olurlardı... Stadta top hakemin cebine girmişti. Hakemin cebinde anahtar olduğu icin canı yanıyodu. Sonra tribünden gelen haykırışları dinliyorduk. Sevimli topumuz "Hele o adamın söyledikleri..." derken sesine çok duygusal bir ton veriyordu. Adam haykırıyordu "Derisini parçala onun." Ve bizler, lan hakkaten ne cani ve zalim insanmış diye düşünüyorduk.
    ozgun
  • topun adı "anber"di. hatta son sahnelerden birinde başındaki beyzbolcu şapkasının üstünde aynı savaş ay'ın ki gibi bir "A" harfi vardı.
    öhö öhö
  • Top elden ele atılırken toprakla ovulurdu. Top, bunun ne kadar kötü olduğunu anlatmak için, "Hic kumla diş fırçaladınız mı?" demişti.
    buonaparte