Bel ile yön verme yöntemi:
Dikkat ve beceri gerektirir. Önce yaramaz bir görüntü oluşturan organa şööle uzunca bir bakılır; deniz seviyesine olan açısı, ve bu durumda fırlayacak olan sıvının edineceği eğim hesap edilir. Tespitlerimizden emin olduktan sonra yeterli miktarda geri çekilir, koyveririz. İnşallah yanılmamışızdır; klozetin kapağını (damağını) isabet ettirmiş olabileceğimiz gibi, pekala yerlere de işiyor olabiliriz. Hedefi tutturduktan sonra mutluluk içinde işeyebiliriz. (Islık çalar ya da şarkı söylersek saadetimiz çok daha tatmin edici olur.) Çişimiz bitmeye yakın, tazyik ve eğim azalacak, dolayısıyla mesafe kısalacaktır. Suyuna gideriz, klozete yavaş yavaş yaklaşırız, ve bittiğinde işte olmamız gereken yerdeyiz. Hiç damlatmadan sonuna kadar gidebildik. Afferim bize; çok becerikliyiz. Noktayı koymadan; Yeter miktarda geri çekilmeye izin vermeyen minik tuvaletlere ölüm...
El ile yön verme yöntemi:
Saygısız bir yöntemdir. Onu, bastırarak, o anki doğasına aykırı bir şekle sokmaya çalışır, klozetin içine bakmaya zorlarız. Ondan sonra işimize bakarız. Az acı verir. Büyük saygısızlıktır, yapılmamalıdır.