Rianna
Bugün güzel bir okul kırış günüydü. Arkadaşlarla beraber Kadıköy'de buluşup kahvaltı edilecek, sinemaya gidilecek ve son aktivite olarak bilardoya gidilerek eğlencenin dibine vurulacaktı. Ama olmadı. Daha en başından deniz otobüsünde belliydi nasıl bir gün yaşayacağım. Dalgalar nedeniyle beşiğe dönen otobüsümüz tüm yolcularda panik havasının yaşanmasına, benim kendimi lunaparkta gibi hissetmeme, ancak önümde oturan kadının "Dayanamıyorum artık Muzaffer" diyerek ağlamasına yol açmıştı. Emindim, kötü şeyler olacaktı.
Sağ salim Kadıköy'e varıldı, arkadaşlarla buluşuldu. (baytar geç geldi, elini kapıya sıkıştırmış). Şimdi gidilecek filmi ve salonu seçme zamanıydı. Pianist üzerinde yoğunlaşılmıştı, ancak tüm araştırmalar sounda filmin Kadıköy'de hiçbir yerde gösterimde olmadığı ortaya çıktı. Eh kadere boyun eğilmeliydi, ama mutlaka bir filme gidilmeliydi. 5 kişilik grupta 2 kişi Deli Yürek üzerinde, 2 kişi şu an yorum yaptığım filmin üzerinde, 1 kişi ise (bu benim) halen "Pianist isterüm!" diyerek kararsızlık deryasında yüzüşler içerisinde durmaktaydı. Sonucu biliyorsunuz zaten.
Salonda bizim grubumuzdan başka 2 kişi daha vardı, aile ortamı da sağlanmıştı. Ancak akıllarda bir soru vardı: Film nasıldı? Zuxxi notuna göre fena olmayabilirdi, ancak fragmanını seyretmiş olan bana göre bu filmin hiç şansı yoktu, olmadı da. Öncelikle filmimiz televizyonda da karşılaşabileceğimiz türde bir "metamorfoza uğradım, bir alemim doğrusu" filmi idi. Konuya kısaca değinmek gerekirse adamımız salak bir polis memuru adayıdır, kaza yapar, çılgın bir bilimadamı ona hayvanların organlarını nakleder falan filan işte... Güldüğümüz tek sahne orangutanla yapılan güreş sahnesiydi, ancak hepsi bu.
Ancak Rianna rolündeki hanım kızımıza özel bir paragraf açmak isterim. Bir insan bu kadar mı güzel, çekici, alımlı ve seksi olur yarabbim? Bu yorumu bitirdikten sonra ilk işim hanım kızımızın ismini öğrenmek ve fotoğraflarını aramaya koyulmak olacaktır, bundan emin olunuz.
Sonuç itibariyle (ıyy) film çok kötü, nasıl bu kadar yüksek not almış şaşırdım doğrusu. Rianna hanımın hatrına 2 vermek isterdim, ama yapamadım, elimde değildi. Çünkü filmi izlerken aldığım hisleri "Çok çok kötü, rezalet, kusmak istedim."
sözleri kolayca anlatıyordu. Üzgünüm Rianna, ama bunu yapmak zorundayım. Amerikanya'ya gelirsem seni görmeden edemem ama.
Not : Bu filme gittiğimiz için baytar ve bendeki tek his "utanç"tır sanırım, kendisi bana böyle dedi.
Puan: 1