Tüm Masumiyetiyle

En plein coeur

1998

Ortalama Puanı: 7.3

Öykü

Cecile ve Samira kiralarını bile ödeyemeyecek bir haldedir. Beş parasız sokaklarda dolanırken bakarlar ki bir sanat galerisinde kokteyl var hemen dalarlar içeri. Samira direk açık büfeye yönelirken Cecile vestiyerin yolunu tutar ve bulduğu cüzdanları yürütür. Bir sonraki operasyon bu denli başarılı olmaz, hatta hezimetle sonuçlanır. Bir mücevherciyi soymak isterken polisin baskınına uğrarlar. Cecile kaçmayı başarır fakat Samira tutuklanır. Samira için bir avukat bulmak zorunda olan Cecile ne yapacağını bilmezken çaldığı cüzdanlar imdadına yetişir. Cüzdanlardan biri başarılı bir avukat olan Michel'e aittir. Cecile gayet pişkin bir şekilde Michel'i bulur ve ondan yardım ister. Michel yokluktan geldiğini hatırlayarak davayı üstlenmeyi kabul eder. Peki bu avukat-müvekkil ilişkisi ne zamana kadar böyle devam eder?

İzleyenler ne demiş?

  • psi-vis-man

    Puan: 7
  • Anlamadığım birşey var

    Digiturk Moviemax'da defalarca gösterilen bir filmin sinemada verilmesi fazlasıyla ilginç, başroldeki kız tam bir afet tavsiye.
    Puan: 8
  • sıradan...

    Herhangi bir özelliği ya da ilginç bir yönü bulunmayan, sinemada izlenmesi vakit ve nakit kaybına yol açan, niçin çekildiğini benim anlayamadığım bir film... Fransız filmlerine biraz önyargılı yaklaşan biri olarak, "Sweet November" yerine bu filmi tercih edip kendimi aşmıştım oysa... Bu arada, eminim "Sweet November"'da en az bunun kadar sıradandır, o da ayrı bir mevzu...
    Puan: 5
  • Ben Fransız Kaldım

    Ben filmi beğendim. Orta yaş bunalımındaki erkeklere ve etraflarındaki kadınlara dair çok iyi gözlemler var bence. Fakat filmi çevirmeyi unutmuşlar. Filmin bir yerinde yaklaşık 10 dakika hiçbir çeviri yapılmamıştı. Ben fransız kaldım. Millet Hollywood filmlerinden başka birşey seyretmiyor diye şikayet ederler. Fransızca bir filme gitmek bu kadar riskliyken biz napalım. Bir kere de "DÜnyanın Tüm Sabahları" filmine gitmiştim. Ordada filmin bütün anlamını taşıyan "dünyanın tüm sabahları" cümlesini çevirmeyi unutmuşlardı! Allahtan yanımda Galatasaray'lı bir arkadaşım vardı da o söyledi. Bu ülke de Fransızca bilen yok mu kardeşim?
    Puan: 7
  • vincent iyi gerisi hikaye

    inanmazsanız inanmayın ama türkler bile yapar böyle film kardeşim.fakir kötü ama güzel bir kızla zengin ama hayatından memnun olmayan bir doktor arasında gelişen sapık olaylar.bi kere fransızca öğrenmeme rağmen itiraf edeyim ki adamlar hem böyle birbirlerine kılçıklı kaba küfür eder gibi konuşup hem nasıl sevişiyolar anlamıyom. bi fransızca filminde de yarısında çıkmıştım zaten.hem de bu kıza deplasmanda beş çekecek bir sürü kıza sahibiz biz.yalnız tek kalite oyuncu var oda vincent. oda bu puanı tek başına aldı benden .
    Puan: 3