zuxxi.com//sinema|geyiks

eondeisn

Hikaye Bunlar

Şekerli Çay

Bir gün üniversitenin kantininde sırada bekliyorum. Önümde kantinin sürekli müdavimlerinden bir kız da çay alıyor. Şaşırtıcı bir şekilde kız çayına 5 tane şeker koydu, bir kaç tane de eline aldı. Bunu gören kantinci eleman kıza bakıp, suratında yayık bir sırıtma ile "Bir kaç tane daha al, ağda yaparsın." dedi. Kantinciye helal olsun gibisinden baktığımı hatırlarım.

Sonu Gelmeyen Geyikler

Debriyajı Hissedeceksin

Bir arkadaşın dayısı vefat etmişti. Cenaze namazından sonra mezarlığa gidilirken hemen oradaki arabalardan birinin içine attık kendimizi. Arabada bizimle birlikte iki tane ortayaşın üzerinde amca da vardı. Amcalar aralarında günün anlam ve ehemmiyetine hiç uymayan bir sohbet ediyorlardı. Muhabbet yavaş yavaş arabalara geldi. Şansa bindiğimiz arabada otomatik vitesli bir mersedesdi. Yeni model, sağlam bir makinaydı. Amcalardan biri "Ne kadar rahat şu arabalar, tam İstanbul arabası, bas gitsin, bas dursun." lafını sarfetti. Ben arkadaşı dürterek gelmesi muhtemel olan lafa konstantre olmasını sağladım ve diğer amca çok bekletmeden. "Öyle tabi ama debriyajı da hissetmek lazım" dedi. Bir iki sessiz kıkırdama ile savuşturduk olayı.

Pazar Konseri

pazar konserlerinin bazılarında komik bir adam çıkardı. orkestra şefi olurdu bu, hep komiklikler yapardı. şef çubuğu ile sinek kovalardı, sırtını kaşırdı, dişinden et falan çıkarırdı, orkestra da onun hareketlerine göre çalmaya devam ederdi, ben çok gülerdim. ama ondan hemen sonra gene o meymenetsiz adam çıkardı ekrana, sinir olup kapardım.

Uzun Eşşek

Adı uzun eşşektir ama eşşek gibi oynanmaması gerekir, bir çok strateji ve taktik gerektirir, çünkü önemli olan eşşeğe binmek değil eşşeği devirmek ve tek mi çift mi seçimine kadar oyunu uzatıp işi şansa bırakmamaktır. Unutulmamalıdır; devrilmeyen eşşek yoktur, deviremiyen binici vardır. İlk olarak değinmek isterim ki kızların etekleriyle oynadıkları şey, uzaktan bu oyuna benziyor gibi gözüksede olsa olsa uzun sıpa olabilir. Bu başından sonuna kadar erkek oyunudur. Hatta takım içinde gereksiz atraksiyonlara sebebiyet vereceğinden kızların seyretmesi bile sakıncalıdır. En güzel oyunlar 6’şarlı ekiplerde olur. Her takım kendi içinde karakteristik bireylere sahiptir. Bunlar ilk olarak zayıflar ki hep eşşeğin başını çekerler, ikinci olarak ağırlar; düştükleri yerde çok zarar bırakır ama kısa düşerler, eşşekte genelde öne yakın yerlere geçirilirler, üçüncü olarak askerler; bunlar rakibi zayıflatıp öldürücü darbe için zemin hazırlamakla görevlidirler, orta kilolu civan gibi delikanlılardan oluşurlar, son olarak da liderler; güçlü, hızlı, ağır ve çamur, onlar stratejiyi, atlama sırasını ve eşşeğin dizilişini belirlerler. Bir eşşekte liderler çoğunlukla en sonda yer alırlar ve sürekli eşşekten kafayı çıkarıp “hadi olum atlasanıza” diye karşı takıma bağırırlar. Liderlik özelliklerini tam olarak gösterirler, onlar eşşek değil binici doğmuştur. Rakiplerinin tepelerine beklemedikleri yerden binmek için gereken herşey vardır onlarda. Rakiplerin denk olduğu durumlarda herşey lidere ve belirliyeceği taktiklere kalmıştır. Toplam ağırlık rakibi devirmeye yetmiyorsa lider yılların birikimi ile mukemmelliğe ulaşan şu tekniklere başvururur: İlk olarak en önemlisi; uzun eşşekte yavaş atlayış diye birşey yoktur. Zamanlama, uyum ve denge hayatidir. Herkes ard arda atlamalıdır. Standart bir uzun eşşek atlayışında aynı anda havada 2 eleman olmalıdır. Bu eşşeği sarsacak, toplanmasına fırsat vermeden al aşağı edecektir. Eşşeğin genel olarak en zayıf yeri en dandik elemanların konduğu en önüdür. Normal bir atlayışla ulaşılmayacak kadar uzaktır ama imkansız değildir. Eşşeğin en ön sırasına gülle gibi düşmek için kullanılan yöntem “sıçrama tahtası” yöntemidir. Ekibin tam bir koordinasyonunu gerektiren atlayış da askerlerden biri hızla eşşeğe koşarken lider onu izler. Asker eşşeğe kısa bir mesafe kalınca hızla yere çömelir ve kaplumbağa pozisyonu alır. Ardından gelen lider onun sırtına basıp yeterli hızı ve ivmeyi kazanıp uzun mesafeler kat ederek en öne konar. Buna “V2” atlayışı da denir. Beklemediği ve en zayıf yerinden vurulan eşşek anında çökecektir. Zor bir atlayıştır ama imkansız değildir. İkinci olarak “şaşırtma” yöntemi gelir. Amaç kaslarını tamamen kasmış, atlayışdan sonraki ani bir titreme, sarsıntı ve güç boşalmasına kendini hazırlamış eşşeğin, biyolojik saatini şaşırtmaktır. Gene ard arda iki eleman koşar, önden gelen atlamak yerine eşşekten bir eleman gibi eşşeğin arkasında yerini alır. Teyakkuzda bekleyen eşşekde bir anlık dumur olur ve hemen arkadan gelen elemanın uzun olmayan ama yüksekten gelen atlayışı ile önce sağa sonra sola yalpalanıp devrilir. Bireysel olarak atlayış stili de önemlidir. Normal bir insan yardımsız 3 ila 4 kişiyi aşabilir. Ama bu atlayış zayıf ve dengesiz bir atlayışdır. Genelde zayıf bir atlayışda yıkılması muhtemel bölüm 6. veya 5. sıralardır. Bu sebebten ötürü strateji dışındaki uzun ve güçsüz atlayışlardan ziyade “havan” atlayışı tabir edilen kısa ama yüksekten atlayışlar tercih edilmelidir. Burda yavaşca koşulup eşşeğe ellerle vurulur ve alınan güç ile yükselip etkili bir atlayış yapılır. Bu atlayışlarda denge daha kolay sağlanır. Sağlam bir atlayışdan sonra eşşeğin yıkılması işten bile değildir. Diğer bir strateji ise “aşırtma” dır. Bir çok taktikte olduğu gibi burada amaç rakibi beklemediği yerde ve zamanda vurmaktır. Bu stilde 4. oyuncunun atlaması ile eşşeğin yıkılması beklenir. 4. atlayıcının lider olması gereklidir. İlk olarak ağır tabir edilen eleman eşşeğin ilk boğumuna yani 5 ve altıncının kesiştiği yere sağlam bir atlayış yapar. Bu en sondaki karşı takımın liderini oldukça zorlar. Bilindiği üzere ağırlık destek noktasından ne kadar uzaksa taşınması o kadar zorlaşır. Ensesinde temiz bir 85 kilo olan liderin eli kolu bağlanacaktır. Daha sonra ilk asker atlayışını 5. nin üzerine yapar ardından gelen diğer asker ise arkadaşının üstüne yani 5. sıranın üstüne atlar. Bu andan sonra eşşek kendini tamamen kümülatif bir saldırıya hazırlar. Ama 4 olarak gelen lider uzun bir atlayışla beklenmeyen yere 5. sıranın üstünden aşarak 4 ve 3 ün arasına düşer. Bu atlayışda “kule” tabir edilen 5. sıradan güç alıp yükseklik kazanır. Atlayışın çeşitli yorumları olabilir. Liderden önce 4 kişi atlayıp arkadaki yükü artırabilir. Bunlar takım içindeki bireylerin yeteneklerine kalmıştır. Başka bir atlayış ise “blitzkrieg” olarak anılan atlayışdır. Bu atlayışda ilk önce havadan yüksek atlayışlarla eşşeğin ön tarafına yüklenilir daha sonra da ağır toplar yıkıcı darbeyi vurur. Atlayış bir yıldırım kadar seri ve yüksekten olmalı, ağırlık ta elden geldiğince belli bir yere yığılmalıdır. “Sarkaç” olarak tabir edilen atlayış ise advanced oyunlarda uygulanan oldukça zor bir stratejidir. Bu tam olarak bir atlayışdan ziyade eşşeğin dengesini bozmak için eşşek üzerinde yapılan kayma hareketidir. Bilindiği gibi atlayışdan sonra eşşek üzerine hareket etme oyun kuralları dışındadır. Stratejiyi komplike yapan budur. Atlayışı yapan eleman konduğu an ayağını altındaki elemanın bacağına takıp yana doğru sarkar. Bunu düşer gibi yapar. Standart atlayışda 90 derece olan duruş açısını 50-60 dereceye kadar düşürmelidir Bu şekilde yapılan bir kaç atlayış eşşeğin dengesini kalıcı olarak bozacak ve eşşeğin daha fazla efor sarfetmesini sağlayacaktır. Bundan sonra ağır hareket etmek gereklidir, her geçen saniye eşşeği daha da zorlayacaktır. Daha sonra yapılacak olan “kesme“ tabir edilen iki atlayış ile eşşek yıkılacaktır. Tabi kesme atlayışında dikkat edilmesi gereken kesiğin vuruş açısını sarkaçların olduğu yönde verebilmektir ki bu da zaten sarkaç atlayışının advanced bir atlayış olduğunu açıklar. Dikkat edilmesi gereken bir husus ise eşşeğin çöküşünün tam olarak aşşağı doğru değil yana doğru bir açı ile olacağından anlamsız yerlere takılan bacakların her iki ekibinde canını yakabilir olmasıdır. Ama dediğimiz gibi, bu bir erkek oyunudur. Genel olarak atlayışlarda eşşeğin birleşim noktalarına atlamamak gerekir. Burada eşşek tarafından bilinçli olarak bırakılan açıklıklar ayağın yere değmesine sebep olabilir. Başka bir husus ise ayakların durumudur. Ayaklar atlayışdan sonra eşşeğin alçalacağı göz önünde bulundurulup, mümkün olduğunca kıça yakın tutulmalıdır. Oyunun genel amacı saldırı olduğundan atlayışlar üzerinde bu kadar durduk. Ama tabiki olayın birde eşşek olunduğunda yapılması gerekenler boyutu vardır. Eşşek konumunda yapılması gereken şeyler sınırlıdır. Rakibin nasıl atlayacağı sizin dizilişinize göre belirleneceğinden standart diziliş olan sonda lider askerler ve yastığa yakın yerlerede zayıf elemanlar yerleştirilir. Lideri eşşeğin arasında bir konuma da yerleştirebiliriz. Ama bu kesinlikle sonlarda olmalıdır. Eşşekteki elamanlar kollarını önündeki elemanın bacaklarına dolayıp daha sıkı bir örgü oluşturmalıdırlar. En önemli husus atlayışdan sonra darbenin nasıl savruşturulacağıdır. Darbe karşısında asla gerilmiş ve sert bir yapıda durulmamalı, bacaklar dik pozisyondan ziyade dizler hafif kırık olmalıdır. Atlayışdan sonra dizler hafif yaylanıp darbeyi emmeli, şarj sona erdikten sonra güç verilip ağırlık kaldırılmalıdır. Sondaki elemanın ayakları birbirine çok yakın ve önündeki elemana yakın durmalıdır. En önemli olan darbeyi emmektir. Unutulmamalıdır ki eşşeği yıkan sadece ağırlık değil, darbenin gücüdür.

Gizli Hedef

Arghhh! Gerçek arkadaşını tanımak için birebir oyundur. Anlaşıp, sınırlarından askerleri kaldırdığında en yakın arkadaşın tarafından satılmak her an başa gelebilir. Oyunda kimsenin dostu yoktur, sadece çıkarlar vardır. Hele oyunda bir kaç tane Katherina modunda kız varsa her türlü bizans oyunu beklenir. İçimizdeki Hitler'i ortaya çıkaran deli bir oyundur. Asya çok önemlidir. "Asya'yı alacak ordu ne güzel ordu, "Asya'yı alacak kumandan, ne güzel kumandan!" lafı sürekli döner oyun içinde. Ama kimseye yar olmaz Asya.

Şokella

İçindeki bitinceye kadar emdikten sonra, iyicene emip dilime takılmasını sağlayıp, sallayıp durmaya bayılırdım ben.

Kül Tablası

Rüzgarlı yerlerde sigara içerken kültablasının içine küllerin uçuşmaması için azıcık su dökeriz ama hep muhabbete dalıp sigarayı suya değdiririz. Canım sigara mahvolur.

Pencere Önü Teyzeleri

Bir de bunların gizli çalışanları vardır; "Pencere önü perde arkası teyzeleri." Gece geç vakitte evine gelirsin, onu orada göremezsin ama biliyorsundur orada olduğunu ve evet perde yavaşca aralanır... Ah be teyzem, yok mu başka derdin ya?

Manda Yuva Yapmış...

böyle bir şarkı vardı, "manda yuva yapmış söğüt dalına, yavrusunu sinek kapmış amanını yandım..." diye devam ederdi. trt'de adamın biri oturmuş, bu şarkıyı yorumlamış, türk müziğindeki mizaha yamamıştı: "şimdi biliyorsunuz manda ağır bir hayvandır. söğüt ise ince dallı bir ağaç türüdür. sinekse ufaktır nasıl kapsın mandanın yavrusunu?" diye ciddi ciddi açıklamıştı. ah amca ya başka işin yok muydu senin? hadi senin işin yoktu peki ben seni niye izledim ki?

Çalıkuşu

Şunu asla unutmam; ca ceylu cala culada camburleyni cap cup, da deyli dala dulada damburleyni dap dup. Neydi bu allah aşkına?

Şuraya Yazanlar

bunlar dedikleri lafları bir akit şeklinde o an müsait olan herhangi bir yere parmakları ile yazıyormuş gibi yapmaya meraklıdırlar. a güzelim hadi yazdın otobüsün camına, vapurun koltuğuna, nerden bulacan orayı bir daha, hadi buldun diyelim orada duracağı nene malum? aha şuraya yazıyorum; "bunlar adam olmazlar."

Müjde

o poşedinin üstündeki kadın eğilip de alttan alttan bakmaz mıydı ben hasta olurdum. ablamla her çorap almaya gidişimde heyecan dolardım.
  • 60 Saniye - Gone in Sixty Seconds

    yazık

    dört aydan sonra sinemaya bu filme gitmek pek akıl karı değildi.çok canım sıkıldı verdiğim paraya, iyi ki öğrenciyiz yoksa daha çok canım sıkılırdı. tek özelliği bolca araba ve motor sesi olması. ya kardeşim arabayı park etmişsin kontağı kapatcağına zevk için gaza mı basılır ya, su mu yakıyo bu. başka bir husus ise filmde müziksel ve teknolojik gelişmelerin kuşaklar arasında meydana getirdiği çatışmalara da değinilmiş. arabalı sahnelerde ise hiç heyacan yapamadık. ronin in üzerine kovalama sahnesi yoktur. arabanın içinde adamın bastığı pedalı göstermenin manası ne ya.en eğlendirici sahneler sphinx adlı elemanın sorun çözme sahneleriydi. sonuç olarak sıradan bir filmdi, sevmedim, sevemedim ..arzu eden eşden dostdan cd sini alıp izlesin
    Puan: 4
  • Sırlar Oteli - The Million Dollar Hotel

    kasıldım

    sinemada değil ama vcd de izledim ve inanılmaz kasıldım. derin yorumlara girecek kadar sinemadan anlamam ama tek kelimeyle tom tom'un ve beatles manyağının ses tonları bile sinirlerimi germeye yetti. bir deneyin derim belki birşeyler bulursunuz PS: denemeye kararlıysanız vcd den tercihen başkasının vcd sinden deneyin
    Puan: 2