Altın Kap

The Golden Bowl

2000

Ortalama Puanı: 4.9

Öykü

1900'lü yıllarda acayip zengin bir dul olan Adam kızı Maggie ile birlikte Avrupa'da yaşamaktadır. Baba-kız görülmemiş biçimde birbirine tutkundur. Üstün bir başarıyla çöpçatanlık mesleğinde yükselen aile dostu Bayan Assingham, Amerigo ile Maggie'nin arasını yapar ve evlendirir. Fakat Maggie bilmez ki Amerigo en yakın arkadaşı Charlotte'a aşıktır ve ikili sosyal sınıfları denk düşmediği, evlilikleri toplumda kabul görmeyeceği için ayrılmak durumunda kalmıştır. Bayan Assingham'ın ise bütün olandan bitenden haberi vardır ve Charlotte için pek üzülmektedir. Kızcağız hem beş parasızdır hem de sevdiceğini elinden kaçırmıştır. Daha fazla bu iç sıkıntısına dayanamayarak yeni bir çöpçatanlık meselesi için kolları sıvar; Bu defa Maggie'nin babası ile Charlotte'un arasını yapar. Aynı çatı altında ikamet etmeye başlayan eski aşıklar, başlarda hiç bir şey olmamış gibi idare ederler durumu ama mümkün mü?

Notlar:

  • Henry James'in romanından uyarlama.
  • 2000 yılı Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye'ye aday gösterildi ama nafile.

İzleyenler ne demiş?

  • tüh

    ben böyle kabın içine tüküreyim. bir daha hiç filme gitmiycem lan
    Puan: 1
  • faydalı bir eser

    film; paranın ve sahip olmanın ne zaman mutluluk getireceğini, ne noktada açgözlülük olduğunu anlatıyor. sahteyle gerçek arasındaki ayrımı veriyor. kiraladığınız şeyler sizin midir? sorusunu sorduruyor. acıktırmıyor. sanat eserlerini izlerken müze gezer gibi oluyorsunuz, doyuyorsunuz. bizans oyunlarına kim gelir kim gelmez görüyorsunuz. o yıllarda zaman yavaş geçiyor. o nedenle filmden aksiyon bekleyenler filmi sevmeyecekler. benden uyarması.
    Puan: 8
  • çatlak kap

    harbiden de kap gibi film de onca super adama karsı catlakk... anlayana!
    Puan: 3
  • boşver

    oyuncular iyi, oyunları da iyi... ama ancak anama babama tavsiye ederim... iyi-kötü savaşı ve bu gibi durumlarda kim kazanır kim kaybeder öğretisi ile sıkıcı bir komedi olmuş...
    Puan: 4
  • Bizim Vizyona Gerekmez

    Bu filme yazık olmuş sırf bu memlekette vizyona girdiği için. Ben gittiğime pişman olmadım ama dünyanın parasını verip beyazperdede izlenecek film değil. Kanal E'de (cnbc-e ismine gıcığım) saat 24:00'ta mis gibi seyredilir oturup. Karakterler çok oturaklıydı doğrusu. Charlotte'un aşkı çok derin ve içtendi, bu yüzden yaptığı şerefsizlik hiç puan kaybettirmedi ona benim gözümde. Ama o Amerigo denen ipne yok mu... Yazık etti Charlotte kendine o herife aşık olarak. Yedi bitirdi gül gibi hayatını da maceraperest gönlünü de. Fena bir film değil bu. Haksızlık etmişsiniz. Saçmasapan yazılarla doldurmuşsunuz yorum sayfasını.
    Puan: 7
  • Yaz köşesi, kış köşesi, ortada su şisesi

    Dikmişler Amerigo yu ortaya, hatunlar kapışıyor. Charlotte "Akdeniiz akşamlarıı bir başkaa oluyoor, hele biir de aylardaan Temmuz isee bambaşkaa" diye takıntı yapmış adamı hani o fii tarihindeki çılgın sıcak yaz akşamları yaşanmışlıkları üzerine, Maggie de "Karlar düşeer, düşer düşeer ağlarıım" diye soğuk kış akşamlarında adamın olduğunu varsaydığı sıcacık kollarına sığınma hayalleri peşinde.. Benim filmden anladığım "Hatun milleti yüksek bir hayalgücüne sahiptir".
    Puan: 5
  • rezil rezil rezalet

    rezil rezil rezalet. tam anlamiyla rezillik.
    Puan: 2