Mayıs Sıkıntısı
Mayıs Sıkıntısı
1999
Ortalama Puanı: 7.6
Öykü
Muzaffer bir mayıs günü büyüdüğü, şen çocukluk günlerini geçirdiği Çanakkale'nin Yenice kasabasına geri döner. Artık büyümüş, koca adam olmuştur.
Kasabada geçirdiği günleri toparlayarak bir hikaye oluşturur ve film çekmeye karar verir. Kamerasını kaptığı gibi filmi çekmeye koyulur. Yıllardır kendi halinde, dış etkenlere kapalı, mülayim hayat süren kasaba sakinleri elinde kamerasıyla dolaşan deli oğlandan rahatsız olur. Dolayısı ile bu yılın Mayıs ayı hafif sıkıntılı geçer.
Notlar:
- Film Nuri Bilge Ceylan'ın ikinci uzun metrajlı filmi. İlki "Kasaba" idi.
- 1999 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi yönetmen, en iyi ikinci film, en iyi laboratuvar dallarında ödül kazandı. İlaveten filmin bütün amatör oyuncuları jüriden özel bir ödül aldı.
İzleyenler ne demiş?
Esasında 2. yarıyı izlemedim ama....
Berbat. Gitmeyin. Daha gencsiniz gencliğinize yazık etmeyin. Hayatımda ilk defa bir filmde uyudum ve ilk defa 10 dakika arada sinemadan çıktımhımmm hımm hıı
yanı ıyı bır fılm denemez ama kasabadan cok daha ıyı yukarıdakı arkadas kasabayı ızleseydı ne yapardı acaba turk sınemasına destek babında ve oyunculara saygı baabında gıdılebılır.ayrıca ne olursa olsun eldekı olanaklar dusunulurse daha ıyısı bıraz zor besıcak bi örtü
angelopolus, antonioni, kieslowski, tarkovski ve çehov... "sıcak bi örtü"... kim olursanız olun, neden hoşlanıyorsanız hoşlanın insanları ve dünya'yı ve yaşama dair herşeyi seviyorsanız bu filmi mutlaka görün... dünya çapında bir başyapıt... hafif bir gülümseme, mutluluğun hüznü...İZLEYİN VE SİNEMA 2 KİŞİ İLE NASIL YAPILIRMIŞ ÖÐRENİN
Tek kelimeyle harika. Sinamanın sadece aksiyon, aşk olmadığının gösteren dehşetengiz bir film karşımızda. Sıcak, insanın için ısıtan bu filmi mutlaka görmelisiniz. Tüm oyuncular özellikle baba ve küçük yeğen bir harika.Sallamayın oğlum, taş gibi film işte
1 veren kardeşlerim, siz ne biçim adamlarmışsınız öyle, aklım almadı. Sağduyulu insan gider, görür bu filmi.huzur verici
Çok bizden sahneler var.Çok iyi çekimler,çok iyi insan tahlilleri.bütün film boyunca yüzümde tuaf bir tebessüm vardı.İŞTE BU...muazzam...
amerikan sinemasının etkisindeki yurdum insanı acaba daha ne kadar amatör ve sanatsal filmleri görmezden gelecek. Filmde muzaffer dışındaki oyuncular mükemmel, çekimler dört dörtlük ve yönetmen... Bu film yüzünden yönetmen olabilirim. Normalde 8 ya da 9 alır, ama ben hakettiği noktaya çıkarmak için bu sanatsal başyapıta 10 veriyorum...GERÇEK TÜRK SİNEMASI İZLEMEK İSTEYENLERE
Arkadaşlar,allah için siz filmi nerenizle izlediniz.Neye sıkılırsanız sıkılın bir kere filmin görüntüleri bir harika.İzlemeyen insanlar için gerçekten tavsiye edebileceğim bir film. Oldukça doğal kurgusu, insanları ve manzaralarıyla film içinde bir film. Ola ki doğayı sevmiyorsanız ve aklınız fikriniz dövüşlü, sikişli, duygu sömürülü, kendini kompleks sanan naylon filmlerde ise bu filmden uzak durun zaten. Türk sinemasına katkılarından dolayı NURİ BİLGE CEYLAN'A, filme doğallıklarını katan bütün oyuncu ekibine ve filme emeği geçen tüm insanlara teşekkür ederim.cok iyiydi
kasaba'yida cok sevmistim ama bunu cok daha begendim. Nuri abi izleyiciyi derinden yakaliyor.hey sen etkileneceksin...
hani küçük çocuklar, bebecikler vardır. Onları sevmeye, başlarını okşamaya doyamazsınız. O kadar sevimlidirler ki, içinizi her daim bir huzurla doldururlar. İşte "Mayıs Sıkıntısı"... Nuri Bilge Hoca yine döktürmüş desek yalan olmaz. Birçok seyirciye sıkıcı gelebilir fakat film, o kadar sıcak, o kadar cana yakın ki anlatamam. Değme profesyonellere taş çıkartan amatör oyuncularla çekilen film insanı bu dünyadan alıp sanki hiç kimsenin yaşamadığı, asla hiçbir kirliliğin olamayacağı başka diyarlara sürüklüyor insanı. Film gösterimden kalkmak üzere. Ayağınızı çabuk tutun ve bu şeker gibi filmi sakın kaçırmayın. Eğer biraz sabırlıysanız ve kafanızı dinlemek istiyorsanız kendinizi vererek seyrettiğinizde üzerinde çok tatlı anılar bırakacak bir film. E hadi ama hâlâ oturuyor musunuz? Puanım 10+işte bu
ilk kez bir yerli filmi utanmadan seyrettim. buna şimdiye kadar iyi türk filmi addedilmiş ne varsa dahil.mukemmel
dun tv de izledim keşke sinemada izleseydim diye uzuldum harika bi film bana kendi dogdugum ilçeyi hatırlattı o kadar gerçek bi film ki aynı anneannemin dedemin yaşamı belgesel kıvamında doga gorunuleriyle suslu ayrıca hic de sıkıcı degil bu kadar yavaş tempoda olup aynı zamanda beni bu kadar keyiflendiren bi film daha olmamıştır asonsör falan tarzı filmler izlemektense gercekten bizi anlatan bu tarz filmleri izlemeyi daha cok seviyorum umarım devamı gelirTürk sinemasıyla ilgili...
Filmin üzerinden aşağı yukarı 1 sene geçti ve bu yorumu şimdi yazıyorum ancak. Gecenin bir vakti zuxxi'nin derinliklerinde surf yaparken, birden aklıma geldi N.B Ceylan'ın filmi, bir bakayım dedim, ne demiş zuxxi ahalisi mayıs sıkıntısına. Ve açıkçası hayal kırıklığına uğramak bir yana, türk sinemasının neden süründüğüyle ilgili fikirler edindim filmi beğenmeyenlerin yorumlarını okudukça... Çünkü kaliteli filme talep olmazsa, arz da olmaz... Sinan Çetin, Mustafa Altıoklar gibi denyoların filmleriyle kandırılmaya mahkum kalırız... Mayıs Sıkıntısı enfes bir film.. Çocukluğumun büyük şehirde geçmesine rağmen, herşeyin aynen çocukluğumda ki gibi olması, daha doğrusu eskiye bakışımızda ki o romantik nostalji, bu filmin her tarafına sinmişti... Babaanne, dede, küçük çocuk... Bana benim akrabalarımmış gibi geldi, hiçbir akrabam benzemese de onlara... Sinemanın sanat olduğunun bilincinde olan insanların zor koşullar altında kotardıkları işe hayran kalmamak elde değil, ama Ceylan, kendisini düşük bütçesi yüzünden hoşgörmemizi bile talep etmiyor; zira kendisinden kat be kat büyük bütçeli filmlere meydan okuyacak bir kalite yakalıyor; hem ses hem görüntü açısından... Ve ayrıca oyunculuklar... Belki de herhangi bir sinema filminde gördüğüm en doğal oyunculuklar bu filmde... Kasaba'dan sonra bu filmle bana göre Ceylan, sadece türk sineması içinde bir "enstantane" olmaktan çıkıp, tarkovski, bergman gibi ustalarla aynı kumaştan dokunduğunu belli ediyor; bize de ona gereken değeri vermek düşüyor...