SİZ BENİ DİNLEYİN
İŞTE SİZE BU FİLMİN GERÇEK YORUMU....
öncelikle david fincher i kutluyorum.SEVEN filminden sonra beklentileri boşa çıkarmadı.size olay bir film yaptı.yine Brad den vazgeçmemiş,vazgeçilecek gibide değil yani.Sinema dünyasında bir film ne zaman kalitelidir biliyormusunuz,kendisine fan club gibi birşeyler kurma ihtiyacı hissettiği zaman.ve de bir ekol olduğu olduğu zaman.örnek mi? çok yakınlardan bir örnek;MATRİX.ne demek istediğimi anladınızmı.film gerçekten farklı.bu farklılık en baştan itibaren hissediliyor.insan sürekli merak içerisinde,acaba şimdi ne olacak beklentisi içerisinde filmden bir an olsun kopmuyor.ayrıca bu film,sondan başa doğru çözümlenen filmler kategorisinede iyi bir örnek teşkil ediyor.ESARETİN BEDELİ gibi.yani olan bitenleri filmin sonuna kadar siz bir açıdan değerlendirirken birde bakıyorsunuz meğersem herşey çok farklıymış.işte bu tür filmler izleyiciyi kendisine bağlıyor.siz sürekli film içerisinde AGATHA CRISTE romanı okur gibi olayları çözmeye çalışıyorsunuz.film kamera olarak,kurgu olarak mükemmele yakın,müziklere gelince
bana MORTAL KOMBAT filminin müziklerini anımsattı.efectler fena degil,ama filmin sonundaki binaların yıkılma sahnesi daha güzel yapılabilirdi.filmin bence en muhteşem yanı,EDVARD NORTON un hayal magarasındayken,duman solumak istemesi ve filmin sonunda bunu baçarması.işte insanın hayallerinin gerçek olması diye ben buna derim.bilmem dikkat ettinizmi film içerisinde bazen sağ üst köşede bir siyahlık oluyordu,gerçekten mükemmel bir ayrıntı olarak karşımıza çıkıyor.ayrıca filmin son karesi de filme yakışır bir şekilde insanların filmden 'bu kadar olur ancak,mükemmel' diyerek çıkmasına neden oluyor.neyse izlemeyenler olabileceği için filmin içeriği hakkında daha fazla yazmıyalım.
ama benim hala anlıyamadığım bir nokta var,EDVARD'ın evini kim patlattı???
Puan: 9