zuxxi.com//sinema|geyiks

FourStrings

  • Amerikan Güzeli - American Beauty

    ...budur

    ...altıncı his e mükemmel diyenler,güzel diyenler ve fight club ı filmden sayanlar bu filmi görmesin... anlamazlar.. abuk subuk notlar verip ortalamayı düşürürler.. haa bir de her popo gördükleri zaman aile ile gidilmez diyenler de izlemesin... aileleriyle birlikte samanyolu tivi yi seeretsinner.. filmin başı da sonu da çok güzel.. alan ball mıyım ki oturup eleştireyim.. adamlar cillop gibi film yapmış.. çıkınca film seerettinizi hissediyosunuz..
    Puan: 10
  • Altıncı His - The Sixth Sense

    sonunu övmeyin

    filmin ilk 5 ila 10 dakikası arasında sonunu anlayamayanlara daha çok film izlemelerini tavsiye ederim.. o yüzüğün düşme sahnesi kadar da geyik sahne hatırlamıyorum desem yalan olur.. çoook hatırlıyorum çünkü.. gerilim dozu iyi ayarlanmış,abartıya kaçılmamış olması en güzel yanı filmin.. oswald çok iyi...
    Puan: 7
  • Kahpe Bizans - Kahpe Bizans

    ...çok abartıldı

    mehmet ali erbil e rağmen 5 verilebilecek bir film.. çok medyatik olmuş.. halbuki genede çok izleyen çıkardı.. türk filmleri bişeye benzemeye başladı son dönemde.. mustafa altınoklara ölüm!!!hehee..
    Puan: 5
  • 16. Raund - The Hurricane

    lanet olası isimler

    filmi izlemedim.. danyal vaşingtın ı sevmiyorum.. izlememde...haliyle notta veremiyorum.. buraya yazmamın tek nedeni bu filmi fırtına boksör veya Hapisteki Yumruklar gibi daha kelalaka bi şekilde çevirmeyenleri protesto etmektir.. adamın yazdığı kitabı film ismi yapmışlar ya,ulan biz ne zekiyiz falan diye övünüyolardır.. yok yok en iyisi filmin ismi zencisin dediler vermediler olsun...
    Puan: 5
  • İkimizin Hikayesi - The Story of Us

    Aşk asla bitmez...

    Bence "bütün aşklar biter" gibisinden bir genelleme yanlış.. aşk bitmemeli,bitiyosa sorun aşkta değil sizdedir.. film biraz bunu da gösteriyo... etkileyici bir film... filme sevgilimle gittim ve çevremizde ön sevişme diil bariz koltuğu otel olarak kullanan elemanlar vardı.. salonun tamamı kız-erkek şeklinde gelmişti filme.. yaa tamam bizde etkilendik el ele tutuştuk, sarıldık,öpüştük hatta ama önümüzdeki elemanlar resmen viagra falan alıp gelmişlerdi... yeni teknikler öğrendim onlardan teşekkür ediyorum. gittiğiniz yerin neresi olduuna bir bakın derim bişey yapmadan önce. bunun dışında bu sayfalardan film eleştirisi yaparken mutlaka gidin ve sakın gitmeyin salak cümleciklerini kullanmasak nasıl olur? yani biz mi karar vericez milletin hangi filme gideceğine,okuyunca komik duruyo. herneyse filme gelince,bruce ve michelle birbirlerine yakışmamış kesinlikle,diyaloglar fena değil,film aslında on verilecek kadar iyi değil,ama beni on verilecek kadar etkiledi işte ne biliim.. bir sürü şey kaldı aklımda filmden.. sahne olsun dialog olsun.. ve kendimi iyi hissetmemi saaladı film.. çıktıımda mutluydum... daa ne isterim ki bi filmden.. banane senaristin pişip pişmediinden veya michelle in ağlama sahnesinden.. film genel olarak bana istediimi verdi..
    Puan: 10
  • New York'ta Bir Sonbahar - Autumn in New York

    Nedir Bu Farklılık Arayışı?

    Bir filmi eleştirirken niye hemen senaryoya laf atılır anlamıyorum. "Konu çok klasik, sakın gitmeyin!". Eee,ne ki şimdi bu? Adamlar belki de 2001 versiyonu bir "love story" çekmek istedi, sonunda evlenseler daha mı güzel olurdu yani? Bu filmin daha önce yazılı metnini bile okumuş olsanız gitmenizi öneririm. Oyunculuklar gayet iyi çünkü ve konuyu bile bile içiniz daralıyo, hüzünleniyosunuz ve film sizde planlanan etkiyi yapıyor -tabi normal veya üstü bir algı düzeyine sahipseniz-. Winona Ryder ile Richard Gere'in ideal bir çift oluşturduklarını söylemek zor gerçekten ama ben Ryder'dan bugüne kadar nefret ederdim, bu filmle sevmeye başlayacağım sanırım. Filmde doktorun koridordan Richard Gere ve tayfaya doğru bir yürüyüşü var ve onu tamamlayan ve çook şeyler anlatan bir jesti. Sadece o sahne için bile bir kez daha izlerim. Bir filmi eleştirirken "...zaten acıklı bir film" cümlesini kurarak daha olumsuz bir eleştiri yaptıklarını zanneden yurdum kılçıklarına sevgilerimi sunup, not kısmına Will'in buz pisti sahnesinde söylediği gibi yazıyorum.. "...a perfect ten!!!"
    Puan: 10
  • Charlie'nin Melekleri - Charlie's Angels

    Cameroon Diaz

    Görüş yazan arkadaşların her filmi Matrix falan gibi kült filmlere benzetme girişimleri gözlerimi yaşartıyor artık. Utanmasalar, "New York'ta Sonbahar" içinde "kötü bir Matrix taklidi" yazacaklar. Dizisi neydi ki, filminden ne bekliyorsun? diye sorarım öncelikle kendime. Dizisini sevmezdim ama film o kadar da kötü değil. Aksiyon sahnelerinde mantık aramanın yanlış olduğunu düşünüyorum. Sonuçta o bir film ve gerçekte başınız sıkışınca "alo çarli" diye girmezsiniz konuya. Cameron Diaz'ın barmene güldüğü sahne bence tam jeneriklik, mükemmel bir gülüş. O sahneyi uzun tutup ağır çekim yapmak bence bir yönetmenin alacağı en doğru karar olurdu -ki kendisi öyle yapmış zaten-. Drew barrymore o kadar kiloyla üç melek rolünü birden oynayabilirmiş, o kadar yer kaplıyo yani kadrajda, allahaşkına nesi melek o kızın? Öbür Chun-Lee kılıklı hatunda çok itici. Bi bakışı var ki uçan tekme atmıştan beter oluyosunuz, melek dediğin azıcık alımlı olur be kardeşim. Barmenin gidilen barda başından geçen olaylar -zencilerle- çok hoştu. Zencilerin tribine filmden çıkınca da epey bi güldük. Filmde bir tek melek var sonuçta o da Cam, ve onun hatrına bir 7...
    Puan: 7