Güçlüler Bölgesi

Cop Land

1997

Ortalama Puanı: 5.8

Öykü

Freddy Heflin, polislerin yaşadığı New York'un hemen dışındaki küçük kasabanın şerifi. Her zaman polislere hayranlık duyan fakat onlardan biri olamayan Freddy, bir kulağının sağır olması nedeniyle polis memurluğuna yetersiz görülmüş ve ancak şerif olabilmiştir. Polislerle kaynayan bu huzur ve güven dolu ortamda herşey toz pembedir. Bir gece, Murray isimli genç bir polis eve dönerken iki gencin arabasını takibe alır. Kendisine silah doğrultuklarını düşünen Murray, iç güdüsel olarak, iki genci öldürür. Üç gün öncesine kadar bir kahraman ilan edilen Murray artık zan altında kalmıştır, çünkü öldürdüğü ikilinin yanında silah bulunmamıştır. Bu kasabayı yöneten polislerden biri olan, nüfuzlu amcası Ron, olayı örtbas etmek için çalışmalara başlar. Bu olaydan sonra iç ilişkiler departmanından Moe, kasabaya araştırmaya gelir ve Freddy'den yardım ister. Olayların içine girdikçe iki taraf arasında kalan Freddy, aslında hayran olduğu polislerin hiç düşündüğü gibi olmadığını, her türlü pisliğin içinde olduklarını öğrenir.

Notlar:

  • Sylvester Stallone bu filmdeki rolü için dokuz kilo almış, sonra vermiş ama... Bir de Stockholm Film Festivali'nde en iyi oyuncu ödülü almış.

İzleyenler ne demiş?

  • Güzel

    İyi bir flim, sinema da izlememiştim. Bakalım TRT nasıl dublaj yapmış.
    Puan: 8
  • bence de iyi

    pek de birsey demiyorum, bu yonetmenin daha once "heavy" diye bir filmi vardi, asil o guzeldi. liv tyler da oynardi (yaa, simdi merak ettiniz, di mi?).
    Puan: 7
  • Stallone belki de ilk kez

    Bu filmin tabii ki hemen herkes tarafından ilk akla gelen özelliği Stallone'nin oyunculuğunu sergileyişi. Tabi bir de Oscar adlı filmde hemen herkesi şaşırtmıştı ama o filmin bir tiyatro eserinden uyarlandığı düşünülürse, iyi oynaması daha kolay anlaşılır. Ama burda gerçekten bütün haliyle oyununa hakim. Tabii bir de favori aktörlerimden Harvey Keitel faktörü var. Bu adam çok güzel kötü oynuyor. Belki de yüz hatlarından diyeceğim ama alaksı yok. Çünkü onu da örneğin Smoke adlı filmde sadece kötü veya gangster değil, pekala sanatçı ruhlu birini oynayacağını da görmüştük. Bir de (şimdi yönetmenini de filmin ismini de hatırlamıyorum ama) bir Fransız yönetmenle birlikte çevirdiği Fransız İhtilalinden sonraki olayları fantastik işleyen bir filmde devrimci bir yazarı canlandırmıştı. De Niro ise bu filmde her ne kadar görünmese de, "Büyük rol yoktur, büyük oyuncu vardır." söylemini doğrulayan bir oyun ortaya koyuyor denebilir.
    Puan: 8
  • Sta, ne?

    Yok abicim olmamış. Sen kas adamıyken kilo al, elin silah tutsun (Makineli değil sidikli Browning ya da Magnum neyse) gödün göbeğin birbiriyle birleşsin, sonra çık karşımıza karakter yap. Yok yaa! Gitmiyor anacım senin tipine mizacına bu tür filmler. Sen git Dur Annem Ateş Edecek, Aha Etti Bile gibi filmlerde 100 yaşında veteranlarla oyna. Bu filmin başrolüne Bruce Willis abim giderdi, ona da körlük yakışmazdı vesselam. Slvis, kendine gel bak döverim(sanırım)
    Puan: 4