Piyano

The Piano

1993

Ortalama Puanı: 8.5

Öykü

Ada, tek kelime konuşmayan, kendisini sadece piyano çalarak ifade eden dul bir kadın. Ayarlanmış bir evlilik için dokuz yaşındaki kızı Flora ve piyanosunu alarak Yeni Zeland'a gider. Orada çiftlik sahibi olan yeni kocası Stewart ve onun sessiz sakin komşusu Baines ile tanışır. Stewart, biraz şaşkın ve kaba bir adamdır. Piyano'nun çok ağır olduğu gerekçesiyle eve kadar taşınmasına karşı çıkar, piyanoyu sahilde bırakıverir. Böylece ilk davranışı ile Ada'nın nefretini kazanmayı başarır. Ada her fırsatta sahile inip piyano çalmaktadır. Bir gün Baines'in piyanoyu kendi evine taşıttığını öğrenir, geri almak üzere harekete geçer. Baines kabul eder ancak karşışılığında bazı koşulları vardır: Her piyano tuşu, bir piyano dersi. Baines'e bu dersler kafi gelmez, Ada'nın piyanoya olan tutkusundan yararlanarak daha ileri gider. Biraz hırçın bir adam olmasına karşın Ada onun sevgiye muhtaç oluşundan etkilenir, aralarında şehvetli bir aşk başlar.

Notlar:

  • 1993 Cannes Film Festivali'nde Jane Campion, Altın Palmiye; Holly Hunter, en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanmış.
  • Film, 1994 yılı Cesar Ödülleri'nde en iyi yabancı film ödülüne layık görülmüş.
  • 1994 yılında sekiz dalda Oscar'a aday olmuş. Bunlardan Holly Hunter, en iyi kadın oyuncu ödülünü; Anna Paquin, en iyi yardımcı kadın oyuncu ödülünü; Jane Campion ise en iyi senaryo ödülünü almış.
  • Yukarıda saydıklarımız dışında, Dünya çapında bin bir türlü festival ve yarışmalarda, hemen hemen her dalda adaylığı ve sürüsüne bereket ödülü var. Özellikle Avusturalya Film Enstitüsü'nden tam 11 ödülle dönmüş.

İzleyenler ne demiş?

  • Harvey Keitel'i severim.

    Bence aynı aktörün "smoke" ve "rezervuar köpekleri" de izlenmeli. Pulp fiction"daki rolü de alışılmadık.
    Puan: 5
  • ne ince duyarlılık,

    ne güzel kadraj, ne başarılı renkler, ne oyunculuk ve tabi ki ne senaryo... 10 puan. 10
    Puan: 10
  • bu filmi seviyorum....

    evet izlediğim en güzel filmlerden biri buydu.
    Puan: 10
  • bir sahne hariç

    evt. harikaydı. piano yorumu olağanüstüydü. Zuxxi'nin yorumcuyu da yazmasını isterdim. film senaryo kadar müziğiyle de izleyiciyi çekiyordu. ama kocasının Ada'nın parmağını kestiği sahne var ki o korkunçtu. piano bana uzunca bir dönem hep o sahneyi hatırlattı.
    Puan: 9