bu duyguyu ancak çocukluğunu benim gibi bir taşra kentinde geçirenler anlayabilir galiba. TRT'nin tek kanal olduğu yıllardı. küçüktüm ama uykudan önce programı biter bitmez uyumam gerekmediğini bilirdim. TRT'nin o seyri hiç değişmeyen haber bülteni sona erdiği andan itibaren birazdan başlayacak hava durumunu iple çekerdim. ve başlardı kısa süre sonra hava durumu. önce uzaydan çekildiğine inandığım görüntüler ve ali esin'in yorumları derken bölgelere göre çeşitli illerdeki günün en yüksek ve gecenin en düşük hava sıcaklıkları verilirdi. sıra ege bölgesine geldiğinde eğer UŞAK da varsa hava sıcaklığı verilen kentler arasında acayip mutlu olurdum. çok az çıkardı oysa. hatta her gece ablamlarla o akşam çıkıp çıkmayacağına dair iddiaya girerdik. iddiayı kazansam bile çıkmamışsa eğer o akşam, üzülürdüm.
