Tüf Tüf

  • Küçükken mahalleler arası çete savaşlarında veya kedi köpek kovalamacada kullanılmak üzere yeterli kalınlıkta bi plastik borudan yapılan çok etkili bi oyuncaktı o. Mermileri kağıttan yapılan sivri külahlardı. Hatta bazıları işi abartır bu külahların ucuna iğne takardı. Sonra büyüdük, orta okul, lise çağlarına geldik ama hala aklımız puştlukta ya bu sefer de 0.5 kalemleri etkili bi silaha dönüştürürdük. İçi çıkarılan kaleme yerleştirilen küçük top haline getirilmiş kağıt parçalarıydı bu sefer mermiler. Kağıt parçası ağıza alınıp ıslatıldığında daha etkili olurdu ve genelde bikaç sıra öndekinin ensesine yapıştırılırdı.
    Corpus
  • Bu işi yapmak için gerekli boru, telefon kablolarını falan içinden geçirmek/korumak için kullanılan, grimsi bi lacivert malzemeden yapılırdı. Onu satın alması da bi dertti, 7-8 yaşında çocuk ne bilsin? Giderdik bi nalbura "Abi be boru var mı?" derdik. Genelde bizim gibilerini çok gördüğü için adam ne istediğimizi bilir hemen çıkarır verirdi. Bu boru ile fırlatılacak külahı da yapmak el mahareti gerektirirdi. Öyle yuvarladın mı olmazdı hemen. Önce uygun bir kağıt parçası hazırlanır (bi kenarı çok uzun dikdörtgen), defter sayfası mükemmel bi malzemedir, sonra işaret parmağı ve baş parmak ile bi ucu tutulur sonra külaha başlanır, acemiler direk dolar, dolma gibi yaparlar, o da boruya ya sığmaz ya da üfledinmi borunun içinde şişer, kağıt açılır boruyu tıkar (borudan kağıt çıkarmak ayrı bi alem). Neyse pratik şudur: Sararken yukarı doğru çeker, iyice sıkarsın, kağıdın bitmesine yakın ucunu yalarsın ve yapıştırırsın. İşte oldu. Etkili fırlatma: (Biz bir apartman boyu yüksekliğe kadar çıkarabilene - bu işi biliyor sertifikası - verirdik :) Önce külah boruya yerleştirilir. Tam sığmazsa arkası yırtılarak kısaltılır. Sonra dil borunun ağzına yapıştırılır (bazıları direk üflerler, o zaman 2-3 metre zor gider), dil yapışıkken yanaklar hava ile doldurulur ve dili çekmeyle bütün havayı boşaltma aynı anda yapılır. İşte olay budur... Borudan kağıt çıkartmak için: Boru sallanır falan, ama zaten külahı yanlış yapan kişi üflemeyi de bilmediği için borunun içini tükürükle doldurmuştur, yapışır kalır kağıt. Sallarsın boruyu çıkmaz çıkmaz, sonunda boru yamululur, bok olur. Sabreder ve kurumasını beklersen, diğer bir külahı yerleştirir ve tecrübeli birine üfletirsin, şak diye çıkar. Bi de bu boru olayını abartıp, üzerine boru parçasından dürbün, altına kibrit kutusundan kabza, şarjör falan yapanlar vardır. Salak herifler çifte falan yapmaya kalkarlar, ama iki boruyu birden ağzına alınca, dilini ikisine birden koyamazlar, sadece birine koysalar, diğer boru fazladan boşluk yaratır, üflediğin havanın %90'ı dışarı taşar, olmaz da olmaz.
    fuqi
  • Tüftüf illaki kağıt mermilerle (külah) oynanmaz. Diğer şehirlerde nasıldır bilmem ancak Ankara'da Emek Mahallesinde, sokak kenarlarına zamanında belediyeler tarafından dikilen (tipik bakım gerektirmeyen ağaçlardan) biz zamane çocuklarının tüftüf ağacı dediğimiz ağacın tohumları uygun büyüklüğe eriştiklerinde (ki bu yaz sonlarına doğru, vişne ağaçlarının meyve verdikleri ayda olur) ağaçtan bu tohumlar toplanır, kabuklarından temizlenir ve naylon torbalara doldurularak mümkünse bele takılır. Atmak için ise makul miktarda mermi ağıza doldurulur ister tek tek istenirse taramalı olarak atılır. Mermiler kısa ve orta mesafede bir hayli etkilidir ve can yakar.
    Rama
  • Benim de hatırladığım, herkesin tüftüflerini elektrikçi bantlarıyla tuttuğu takımın renklerinde sarmasıydı.
    deccal
  • mahalledeki nalbur bizdeki potansiyeli görmüş dürbünlü, şarjörlü, renkli ve altta tutacak yeri olan tüftüf modellerini beğenimize sunmuştu.
    orcrist
  • Yapılan külahların nizami olması çok önemlidir, bilirsiniz. Eğer olur da bi arıza varsa o külah borunun içinde bir şişer ve kimseye sıktırmadığınız o güzelim yanaklar inanılmaz sızlama acısı içerisinde kalır.
    karayabgu