Ben o zamanlar doğa üstü erkeklerin, sözgelimi uçan ya da kaçanların daha önemli olduğunu sandığım bir yaş dilimindeydim. Yaşıtlarım ve bıyıkları yeni terlemiş garip ergenler bana sıradan ve basit gelirdi söylemesi ayıptır. Ne yalan söyleyeyim, parmakları arasında perde olan bir erkek çok cazipti doğrusu, deniz kızlarıyla neyin iletişime geçiyordu. Bobby iken ne kadar tırsak ise Mark Harris olarak o kadar karizmaydı. (Halt etmiş aksini idda edenler) Yalan Rüzgarı'ndaki Victor gibi ağzından laf almak için pense gerekirdi. Şu an bile halen düşünüyorum, karşıma Mark Harris gibi saf, temiz, arada bir "Hanım ben şöyle bi pasifik yapıp gelecem gecikirsem merak etme." diyecek bir adam çıksa hiç durmam, hemen kabul ederim diye.