Anaa bi de bakmışın ki bineceğin otobüs hareketlenmiş gidiyo. Hayatta trafiğin tıkanmasını istediğin yegane durumlardan biri. Amman bi tıkansa da otobüsüme yetişsem. Oh kırmızı yandı şimdi binerim. Ama kazın ayağı öle mi?
- Tık tık
- ...
- Şöför bey açar mısın?
- ...
- Açsana kardeşim!
- Durağa git.
Dümbelek adam bu da laf mı? En yakın durak 15 metre ve sen oradan geliyon. Diğeri 500 metre. Açsan nolur bee? Açmaz işte. Açmayacak. Güç gösterisi belki. İçinden diyor, "Kaderin benim elimde. Sınava yetişemeyeceksin, okul uzadı, geleceğin bitti, buluşmanı kaçıracan, kız arkadaşın seni terkedecek, işte hayata böle küstürürler adamı..."
Kimi de açar ama. İyi şöfördür onlar. Binilince teşekkür edilir.
İçerdekiler ne düşünür? Ben "aç" derim içimden ama "Kardeşim açsana, nasılsa duruyoruz" demedim, diyemedim. Başka kimsenin dediğini de duymadım. Bundan sonra arkadaşlar, bari diyelim, dedirtelim.