Batı Beyrut
West Beyrouth
1998
Ortalama Puanı: 6.0
Öykü
Beyrut'ta, Lübnan iç savaşının başladığı gün bir otobüs dolusu Filistinli, Tarık ve Ömer adlı iki arkadaşın gözleri önünde katledilir. Tarık ve Ömer burunlarının dibindeki bu trajedilere gözlerini kapayarak gençliklerinin tadını çıkarmaya karar verirler. Komşu kızı May ile beraber şehirde çeşitli maceralara girer çıkarlar. Her ikisi de kıza aşıktır. Keyifleri tıkırındadır fakat gürültünün, patırtının ortasında sükunetle dolaşmak o kadar kolay değildir. Şiddet nihayet onları da yanına çekmeye başlar.
Notlar:
- Hemen hemen tüm kadro çiçeği burnunda kişilerden oluşuyor. Yönetmenin ve oyuncuların ilk filmi
- Ziad Doueiri, Tarantino'nun bir şekilde bulaştığı hemen tüm filmlerde kameraman asistanlığı yapmış.
- Bu yüzden bizimkiler filmi "Tarantino Ekolünden Bir Başyapıt" sloganı ile tanıtıyorlar. Ne zavallıca.
İzleyenler ne demiş?
salaklığım
hayatımın hatası iğrençti hiç beğenmedim...filmin sonlarına doğru sıkıntıdan uyukalıp beni çıkarın burdan diye sayıklamışım arkadaşlar söyledi......
empati duygusu yoksunu, bir filmden ne beklediğini bilmeyen dümbelekler için tabii ki hiçbir şey ifade etmez. Fakat gönül gözü açık, ve gerçek hikaye görmek isteyenler için şiddetle tavsiye ederim. Filme ayşegül gibileri çekmek için afişe "Tarantino ekolü" yazan dağıtımcıya da yuhlar olsun.NEFİS DİİİLDİ..
Hatta iirençti bile diyebilirim.Ya ben nası gittim bu filme?..sakın arkadaşlarınıza uyup gitmeyin bu filme..gerçi film sırasında arkadaşlarla kağıt oynamıştık ama..sıkıcı bi film.Gerçekten .yinede gidicem bakıcam derseniz,yanınıza bi yastık alın derim(!)Hayat gibiydi...
Amatör bakışı, karakterleri, mekanları ve olayları ile çok iyi bir film. Hayatla yüzleşmek için iyi bir fırsat Diğer yandan uyduruk Amerikan hikayeleri seyretmekten beyni uyuşmuş arkadaşlar için zaten ne yapsak boş, sorun filmde değil anlayacağınız.Bence görülmesi gereken bir film
Artık birbirinin aynısı o amerikam filmlerinden gına gelmişti. Bence bu filmi mutlaka izleyin....Bir tür ayna
Bir filmi beğenmeniz için filmin sizinle ortak birşeyleri anlatıyor olması gerekir. Bu filmde, hayatın monoton akışına kapılmış birkaç kafadarın hikayesi konu ediliyor. Çok inanılmaz şeyler değil olaylar. Embesil iş arkadaşlarınız mı var? Şefinizi bir kaşık suda boğmak içinizden geçiyor mu? Printer'ınız anlamsız hatalar mı veriyor? Hergün, herkesin başından geçebilecek şeyler. Güzel yanı ise seyredenlere (ümitsizliğe kapılanlara) ümitlerini geri vermesi. Modern şehir hayatı içinde kaybolmuşlar için kendilerile bir yüzleşme. Silkinip kendilerine gelme zamanı!