Öykü
Evdokia, Sakız Adası'nda meyhanecelik yapan bir ailenin kızıdır. Nezih ise Çeşme'de balıkçılık yaparak geçinen sağır dilsiz bir gençtir.
Çeşme festivali sırasında kasaba meydanına kurulmuş sahneye Evdokia çıkar ve "Gel Kayıkçı" şarkısını söylemeye başlar. Çeşme'nin delikanlıları şarkı sırasında, Nezih'i havaya atarak Evdokia'nın ve Nezih'in birbirlerini görmelerini sağlar. Ateş yanar, Yunan kızı ile Türk balıkçı arasındaki olanaksız aşk başlar.
O günden sonra Evodika'yı bir türlü unutamayan Nezih, ona ulaşmanın yollarını arar. Bir gece dahiyene buluşuyla, kamyon lastiğine atladığı gibi Sakız Adası'na yüzer. Siz de takdir edersiniz ki, şambrel* tepesinde gelen garip adamı Yunan pek de hoş karşılamaz.
Notlar:
- Mübadele sırasında Yunanistan'a giden bir Yunanlı'nın Türkçe Yunanca yazdığı "Kayıkçı" şarkısından ve Çeşme'de yaşayan Nezir isimli sağır dilsiz bir adamın öykülerinden derlenip, senaryolaştırılmış.
- Kültür Bakanlığı filme 5 milyarlık geri ödemeli kredi verirken, Yunan Film Merkezi, film masraflarını karşıladığı takdirde ödenmek koşuluyla 10 milyarlık kredi vermiş. Avrupa Konseyi Sinema Fonu (EURIMAGES) ise yaklaşık 57 milyar liralık bir kredi sağlamış.
- Herkes kendi dilini konuşmuş. Bu yüzden Yunanca olan bölümlerde Türkçe, Türkçe olan bölümlerde Yunanca alt yazı olacakmış.
- * Simit ile barışık olmayan kişiler olarak otomobil iç lastiği ile; şamnel ile, şamrel ile yüzmeye alışkınız biz. İşte dilimizde bu iki hale sokulan kelimenin aslı "şambrel" imiş. Fransızca'dan bize gelmiş, karpuzla beraber denize düşmüş.