Öykü
Şimdi anlatacağımız filmin konusu aslında Türk filmlerini takip eden arkadaşlara pek yabancı gelmeyecek. Bir esas oğlan var, bir de esas kız. Bunlar lise son sınıftalar ve ÖSS'ye hazırlanıyorlar. Zach, yani esas oğlan, hani şu okulun en popüler tipleri vardır ya, işte onlardan biri. Futbol takımının kaptanı, montunun üzerinde harfler filan. Dolayısıyla okulun en güzel ve en popüler kızı Taylor (kötü kadın) ile birlikte. Her şey pek güzel, pek hoş iken, sınav soruları çalınıyor ve sınav iptal ediliyor. Öğrenciler perişan. Bu olaydan çok sarsılan Taylor kafasını dağıtmak için Datona'ya gidiyor. Orada bir TV starıyla tanışan fettan güzel döner dönmez Zach’e tekmeyi basıyor. Tabi popüler olmanın dezavantajları da var. Herkes bu olayı konuşmaya başlıyor ve bizim Zach, cool boy iken madara oğlan’a dönüşüveriyor. Zach, "ulan benim gibi delikanlı adama bu yapılır mı? " diyerek intikam planları hazırlıyor.
Plan şu; Bir kız seçip, okulun en popüler kişisi yapmak ve yıl sonu balosunda kraliçe seçtirmek. Arkadaşları bunu duyunca arkaları ile gülmeye başlıyorlar fakat Zach kararlı, onlara serçe parmağını uzatıyor ve "nesine?" diyor. İddiaya giriliyor, kurban seçiliyor. Okulun inek öğrencilerinden Laney.
Laney, yani esas kız, kendi halinde, muhlis, hayattaki tek isteği sanat okuluna girmek olan bir kızcağız. Başta antipatik görünsün diye gözlük filan takmışlar kıza ama aslında gayet sempatik bir genç hanım. Zach olaya giriyor, Lanny'i sahile götürüyor ve bahis başlıyor.
Aman da ne merak ettik.
Notlar:
- Bu film aslında bir klasik olan 1964 yapımı “My Fair Lady” filminin 21. yüzyıl versiyonu. Sen bu kadar yüzyılı geride bırak, yaratıcılığına bir dirhemcik ekleme. İş değil.
- Filme bir tek yüzden kanım ısındı. Renkleri bizim sayfalarla pek uyuşuyor.